| ZENGİN VE HUZUR DOLU BİR TÜRKİYE İÇİN ELBİRLİĞİ İLE NELER YAPABİLİRİZ,YAPMALIYIZ |
AYNUR ÇELİK, 8.04.2008 10:34:00 |
Önce kendi kendinize sonra etraftaki insanlara bir sorun:insanlar açlığımı yoksa tokluğumu,zenginliğimi yoksa fakirliği mi tercih ederler? Bütün insanların tokluk ve zenginliği açlık ve yoksulluğa tercih etmesine rağmen neden bazı milletler müthiş zengin ve refah içinde ve bazıları akıl almayacak kadar fakir?Zengin milletlerle fakir milletlet arasındaki fark nedir?Başka bir deyişle,fakirler niye fakir ve zenginler niye zengindir?Zengin olan ülkelerin insanları,fakir olan ülkelerin insanlarından genetik ve biyolojik olarak dahamı üstündür?Yani fakirlik ve zenginlik doğuştan/yaratılıştan belirlenen bir kadermidir?Dolayısıyla,fakirlerın tek yapabileceği şey kaderlerine razı olmak veye bir yolunu bulup zengin ülkelere göç etmek midir?
Zenginliğin nasıl ortaya çıktığının gerçekci,ciddi ve inandırıcı bir şekilde açıklanmasına ve zenginliğe ulaşmanın mantıklı ve realize edilebilir bir yolunun geliştirilmesine ihtiyaç var.Zenginlik ve refah ülkesi olmak kısa vadeli bakışların ve ve dogmatik yaklaşımların esiri olmadan bir siyasi,sosyal,ekonomi kültür çalışmaları,araştırmaları yapmak,bunları bir araya getirmek için örgütlenmek ve bu bilgileri,çalışmaları pratiğe geçirebilmektir.
Bir ülkenin huzur dolu ve müreffeh yaşaması için sırf tarımın,sanayinin,bürokrasinin,ekonominin veya diğer unsurların ayrı ayrı iyi olması hatta mükemmel olması yetmez.Bir ülkenin genel olarak huzuru ve refahı için bütün unsurların imkanlar ölçüsünde rasyonel olarak uyumlu çalışması,iyi çalışması gerekir.
Ben hayırlısıyla bir çalışma;tartışma başlatmak istiyorum.Ülkemiz eğitimiyle,bürokrasisiyle,tarımıyla,sanayisiyle,ekonomisiyle,siyasi partileriyle ve diğer tüm unsurlarıyla nasıl bir zengin,refah ülkesi olabilir?Bu konuda ülkemize faydalı olacak fikirleri,projeleri burada gündeme getirelim,tartışalım,eksikliklerimiz,bilmediklerimiz varsa tamamlayalım.
Umarım arkadaşlar buna ilgi gösterir.
Umarım bu çalışmaya başka işlerde olduğu gibi duyarsız ve kayıtsız kalmayız. |
|
