Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1835
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10671
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 757
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2060 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Tartışma Konusu
yasak kalkmalıydı ama yöntem yanlış Mustafa Gökoğlu, 10.02.2008 18:23:36
Baş örtüsü meselesinde bu durum laikliğe aykırıdır diyenler şu soruları sormak durumundayız:
1-Baş örtüsü bir siyasi simge ya da Türk-İslam anlayışının dışında bir anlayışın eseri ise ya da dini istismar aracı ise son yıllarda bu konuyu halletmek için ne yapıldı?
2-Türk İslam anlayışının dışında bir anlayışın eseri idiyse biz dinimizi en iyi şekilde öğretmek için ne yaptık? Diyanet İşleri ne yaptı?
3-Dini istismar aracı idiyse bu konuda hangi tedbirler alındı?
4-Baş örtüsü bir simge idiyse bu simgeyi nasıl tarif ettik?
5-Laikliği tam anlatabildik mi? Laiklik şemsiyesi altında din düşmanlığı yapanların önünü kesebildik mi?
Başörtüsü meselesini çözmek isteyenlere ise şu soruları sormak istiyorum.
1-Bu mesele Anayasa değişikliğine gidilmeden çözülemezmiydi?
Cumhurbaşkanı bu meseleye yatkın. YÖK başkanı değişti.Haziran ayında rektör seçimleri olacak rektörlerde bir veya iki seçim döneminde değişir.Bu mesele sessiz sedasız çözülemezmiydi? En fazla YÖK kanununda bir küçük değişiklik yapılarak bu sorun halledilemezmiydi?Neden Anayasa değişikliği tercih edildi?
3-Bu gün samimi bie şekilde yani dini inancı gereği başını örtenlerin yanısıra bunu sırf bir statü olarak örtenlerin varlığını kabul ediyormusunuz?
4-Başörtüsünün/Türbanın ilk çıkışının rejimle bir hesaplaşmaya dayandığını biliyormusunuz?
Bütün bu sorular sorulduğunda her kesimi ve herkesi tatmin edecek tek bir cevap bulunamaz.Çünkü bu mesele sadece bir dini mesele değildir. Bir bütün olarak ne laikliğe karşıdır ne de laiklikten yanadır.İşte birden çok cephesi olan bu meslede hiç bir zaman herkesi tatmin edecek bir yol bulunamaz.Çünkü her kesim ve herkes meseleye başka bir açıdan bakmaktadır. Burada onlar yanlış, bunlar doğru demek de meseleyi çözmeye bu safhada yetmez.
Bana göre bu mesele sessiz sedasız yeni bir üniversite anlayışı paralelinde halledilmeliydi.Yani sebest ve hür bir üniversite anlayışı içinde.Halledenler rektörler, dekanlar, yöneticiler olmalıydı.
Çünkü bu mesele bundan sonra çok rahatsız edici bir boyuttta tartışılacaktır.Üniversiteler, olaylara ve provokasyonlara açık olacaktır.Üniversitelerde meydana gelebilecek olaylar bu meseleyi çok farklı boyutlara da taşıyacaktır.
Evet çözüme evet ama şekline hayır diyorum.
Mustafa Gökoğlu
Tartışmaya ilişkin Cevaplar
elif bilgehan - (Kayıtlı Kullanıcı) 13.02.2008 14:35:25

"Birden fazla cephesi olan bir konuda herkesi memnun etmenin yolu bulunamaz" değerlendirmenize katılıyorum. Bence asıl mesele neden bizim birimize tahammülsüz olduğumuz meselesidir. Ülke tarihi boyunca sürekli bir ikililiğe düşürülen bir millette bence çözülmesi gereken sorun budur, eğer bunun cevabını bulup çözümünü uygulayabilirsek, sağ-sol, laik-antilaik, türbanlı-açık gibi ikiliklere bir yenisinin daha eklenmesini, gelişmemizi istemeyen güçlere bir koz daha verilmesini önleyebiliriz. Neden diğer ülkelerde halk sürekli olarak gerilip ayrı kutuplara sürüklenmiyor da bu sürekli olarak bizim başımıza geliyor?? Çünkü herkes mensup olduğu ülkeye sonuna dek bağlı. Bir amerikalı olmak, katolik-protestan, demokrat-cumhuriyetçi ayrılıklarının çok üstünde bir kavram, dolayısıyla söz konusu vatansa ne düşündüğün, neye inandığın ve ne giydiğinin hiç bir önemi olmamalı. Önce Türk olma kimliğini taşıyabilmeliyiz, ama tabii başımızdaki yöneticiler Türk kimliği yerine başka bir kimlik getirmeye çalışarak asıl kimlere hizmet ettiklerini bize açıkca gösteriyorlar.
MUHTEREM ARAS - (Kayıtlı Kullanıcı) 12.02.2008 22:57:32

TÜRK MECLİSİ SİTE KURUCULUARINI TEBRİK EDER, BAŞARILARININ DEVAMINI DİLERİM. TÜRK MİLLETİNİN AYDINLANMASINA,KURTULUŞUNA VESİLE OLMASI DİLEK VE TEMENNİLERİMLE,SAYGILARIMI ARZ EDERİM.HAYIRLI OLSUN.SONGÜNLERİN TARTIŞMA KONUSU ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ(ANA T A S A )TÜRBAN KONUSU,KAMUOYUNU OYALAMA,AVUTMA,RANT SAĞLAMADAN ÖTE BİRŞEY DEĞİLDİR.TÜRBAN MESELESİNİ HALLETME KONUSUNDA,SİYASİLERİN,SAMİMİ OLMADIKLARI KANAATİNDEYİM.BU KADAR HAZIRLIKSIZ.ALEL ACELE KANUN HAZIRLIĞI VE TBMM.ÖNÜNE GETİREREK,HADİBAKALIM,DEMELERİNİ BÜYÜK TÜRK MİLLETİ İBRET VE HAYRETLE SEYREDERKEN,BU İŞ NEREYE GİDECEK DERKEN.OYLAMALAR BİTTİ.SONUÇTAN MEMNUN OLANLARIN AZ OLDUĞU KANAATİNİ GÖZLEMLEDİM.YANİ NE İSA`YA NEDE MUSA`YA YARANAMADILAR.KİMİ SİYASİLER RANTİYECİ ANLAYIŞLARININ TEZAHÜRÜ ALAYCI BAKIŞLARI İLE "YENİ BİR A N A T A S A KONUSU BULDUK".KAMU OYUNUN ÖNÜNE SUNDUK.MİLLET TARTIŞŞIN.AYRIŞŞIN.ORTAM GERİLSİN ORTALIK KARIŞŞIN.SONRA BUNLAR BARIŞŞIN.BİZ RAHAT EDERİZ.SİYASETİNİN ÇOK ESKİLERDE KALDIĞI BİLİNMELİDİR.ŞAYET PROBLEM SADECE ÜNİVERSİTELERDE İSE, BENCE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE HİÇ GEREK OLMADAN YÖK KANUNUDA DEĞİŞİKLİK YAPILMALIYDI.YOK EĞER TÜM ALANLARDA,İŞTİMAİ DÜZEN İÇERİSİNDE, SERBESTİ ÖNGÖRÜSÜ HEDEFLENMİŞSE,YAPILABİLİRLİĞİ VARSA(!) ANAYASAYI BU FİKİRLERİ DOĞRULTUSUNDA DEĞİŞTİRME TEKLİFİNİ GETİRSELERDİ.SÖZÜN ÖZÜ "UYU YAVRUM NİNNİ,UYUTAYIM SENİ.RENKLİ MENKLİ SİNAMASKOP AVUTAYIM SENİ"BU MİLLET UYUMAYACAK.A V U T U L A M A Y A C A K.KADAR ZEKİDİR.SAYGILARIMLA.MUHTEREM ARAS
ELİF ÇELEBİ - (Kayıtlı Kullanıcı) 11.02.2008 20:33:31

YENİ SİTEMİZ TÜRK-İSLAM ALEMİNE HAYIRLI OLSUN. TÜRK MECLİSİ KURUCULARINA TEŞEKKÜR EDERİM. BİRLİKTE BÜYÜK HEDEFLERE ULAŞMA TEMENNİSİYLE&8230; SİZİN GİBİ İNSANLAR OLDUKTAN SONRA HİÇ BİR DIŞ GÜÇ BİZİ YIKAMAZ.
TÜRBAN, ne kadar önemli, resmen ölüm kalım meselesi haline getirdiler. Ya bu ülkenin başka sorunu yok mu PKK yı TERÖR ü çözdünüz mü? Allah razı olsun, ağzınıza sağlık ne kadar doğru ve güzel yorumlar yazmışsınız. Yarın cumhurbaşkanı onaylayacakmış, ya üniversitelerin bahçesinde şöyle bir 10-15 dakika vaktinizi ayırın ve gezin türban gerçeğini gözler önüne sergiliyorlar. Yazıktır, günahtır. Nereye sürükleniyor bu ülke kimlere, neye, niye hizmet veriyorsunuz. Kendinize gelin. Parça parça ülke topraklarını elden çıkarın ananızı babanızı satın. Şimdi bir şey kalmadı galiba sırada türban. Türban nedir. Yok böyle bir şey dilimizde de dinimizde de. Dinimiz örtünmeyi gerektirir. Türbanı değil. Ne kadar dini bütünlermiş peygamberimize o kadar hakaretler yağdırıldı, kendilerince alay ettiler. Peygamberimizin adını ağlayarak zikreden dış güçlerin ajanlığını yapanlar. Dindar görünerek örf adetlerimize kültürümüze sahip çıkacakmış gibi sorun olmayan başörtüsünü kendilerine seçim malzemesi olarak kullanan siyasiler o kadar dini bütünsünüz ki Peygamberimize yönelik yapılan saldırılarda niye sustunuz. Böyle sesinizi çıkarmadınız.
Tabi insanlarımız saf değimli zaaflarını kullanarak kendinize malzeme yapın. Televizyonda bazı kanallardaki eğlence programlarına bakıyoruz yada düğün derneklerde görüyoruz başlarını örtüyorlar ama dans gruplarına taş çıkarırcasına yarışıyorlar resmen. Deve hörgücü gibi başlarını sarıp sarmalayıp dikkatleri üzerlerine çekmek için her türlü çabayı sarfetsinler, modanın bir numaralı takipçileri olarak 3.5-5 YTL lik eşarbı 150-300 YTL&8217;ye varan fiyatlarla alsınlar moda, marka, etiket, olsun adı türban. Bu ne Müslümanlık böyle. Peygamberimiz Hadisi şerifinde komşusu açken tok yatan bizden değildir dememiş midir. Yoksa biz mi yanlış biliyoruz. Ülke açlık sınırını aşmış gidiyor, milletvekili diye dağlardan terörü meclise getirin söz sahibi yapın, kardeşlerimizi şehit eden terörü beslesinler birde meclise alıp ödüllendirin. Seçim öncesi verilen sözler tutuluyor değimli? Bırakın Amerika uşaklığını Hani şehit ailelerine verilen sözler ne oldu? Ne oldu bittimi unutuldu mu bunlar! Tabi nasıl olsa gündemi bunlarla oyalıyor halkı kandırdığınızı sanıyorsunuz değimli o kadar uzun boylu değil burası laik demokratik Büyük Türk Cumhuriyeti şeriat ülkesi değil. Bazı bayan doktorlardan örnek vermiş arkadaşlar yorumlarında illa anlamanız için oğlunuz yada babanız erkek diye hastane köşelerinde tedavi edilmeyip ölüme mahkum edilecek değimli? Eğitim fakültelerine bayanları almayın öyleyse, sonrasında günah diye erkek öğrencilere de ders vermezler yada okulları da ayırın bayanlar ve erkekler okulu diye. Onları bir arada okutursanız günahı siz taşımış olursunuz.Madem içlerinde bu fesatlığı taşıyorlar ilerleyen zamanda da başı açık olanları dışlamayacaklarının garantisini verebiliyormusunuz. Bugüne kadar başörtülü okuyan kardeşlerimiz nasıl okuyordu. Onlar yada biz müslüman değilmiyiz? İnançlarımızın değerlendirmesi takdiri size mi düştü. Türban sembolden başka bir şey değil. Dini oyunlarınıza malzeme yapmayın.
Milliyetçi geçinen İslamın gerektirdiği şartlarda yollarını çizen siyasiler. Eşitlikten adaletten bahsediyorsunuz başta kendiniz ayırım yapıyorsunuz? Yarın kamu kurumlarına, sınavlara ve üniversitelere başı açık olanların giremeyeceğinin garantisini verebiliyor musunuz? Muhalif gözükerek oy toplayan fakat sonrasında aynı saflarda yer alan siyasiler kendi kız kardeşlerinizin, kendi kız çocuklarınızın başını örttürebilecek misiniz? Herkesin başını zorlamı kapattıracaksınız. Eğer öyle yapabileceğinizi sanıyorsanız yine yanılıyorsunuz. Dinimizde zorlama yoktur. Dinimiz hoşgörü dinidir. Bırakın Allah ile kul arasına girmeyi. Unutulmamalı ki dinimizde muzurun katli de vaciptir. Bırakın fetva verip gezmeyi de asıl işinize bakın yerel seçimler geliyor. Yine seçim masallarınıza dönün bir şey yapamayacaksınız bari partilerinizde ki toplu istifaları önleyin. Gerçi aynı saflardasınız. Fark etmez sizde Amerikan uşaklığı yapın aman ha onlara şirin olun. Yarın mutlaka bir menfaatiniz çıkar. Belki sizi de iktidara getirirler&8230;

Şunu unutmayın, TÜRK MİLLİYETÇİLERİ; TANRI DAĞI KADAR TÜRK, HİRA DAĞI KADAR MÜSLÜMANDIR.

SON NEFESİMİZE KADAR TÜRK OLMAYI ONUR, MÜSLÜMANLIĞI GURUR SAYAN, BOL YILDIZLI DEĞİL, AY-YILDIZLI BAYRAĞIMIZIN ALTINDA; AYNI MİLLİ ŞUURLA, AYNI KAN DENİZİNDE CAN OLALIM!

TÜRKBEY KUTALMIŞ - (Kayıtlı Kullanıcı) 11.02.2008 15:27:14

ÖNCELİKLE TÜRK MECLİSİ SİTE KURUCULUARINI TEBRİK EDER, BAŞARILARININ DEVAMINI DİLERİM. TÜRK-İSLAM CAMİASINA HAYIRLI OLSUN.
Hepimiz Elhamdülillah Türküz, Müslümanız. Türban kelimesinin kökeni Farsça dulban dan gelmektedir., Fransızca turban olarak kullanılan bir kelimedir. Dilimizde türban diye bir kelime yoktur. Türkçe anlamı tülbent, sarık veya başörtüsüdür. 81-82li yıllara kadar da Türkçe sözlüklerde görülmeyen bir kelimedir. Genellikle şıhlar tarafından kullanılan bir çeşit simgedir. Bazı yerlerde de yüzü ve başı güneş ışığından korumak için takılır. Kuran ı Kerimde de türban diye bir şey yer almamaktadır. Kitabımızda kadınların örtünmesi olarak yer alır. Yani başörtüsüne türban denmez. Gündemi meşgul edebilmek için çıkan bu sözde türban sorunu tamamen siyasi semboldür. Tamam, üniversitelere girdi okudular. Rahat okumalarıyla bu sorun biter mi? Tıbba girip doktor oldular. Sağlık kurumlarının çoğunda o türbanlı diye anılan doktorların birçoğu erkek hastaları muayene bile etmiyorlar. Bunları hep yaşıyoruz. Yarın bunların önünü nasıl kesebileceksiniz. Türbanımla okudum da kamu damı çalışamayacağım demeyecekler mi? Madem simge değil inançlarından haram diye günah diye takıyorlar; TV lere çıkıp niye bangır bangır bağırıyorlar. İnançsa yabancı bir erkeğe seslerini duyurmaları, aynı ortamda bulunmaları da haram değil mi? Kendilerini beğendirebilmek için niye katkat tülbent dolayıp tepelerini sivriltiyorlar, yetmiyor gibi yüzlerinde tonlarca boya, dapdar giyilen kıyafetler peki niye bu yapılanlar karşı tarafın dikkatini çekmek için değil de ne? Günah, Haram ne oldu. Peki simge değil de neden her tarikatın ayrı bir bağlayış tarzı var. Bırakın Allah aşkına da bunları ülkemizde çözülecek sorun varsa o da TERÖR onu çözün işsizlik, açlık ve yaklaşan ekonomik kriz var onları çözün. Ordu niye bu yaşananlara ses çıkarmıyor. Bırakalım şu türbanı da gerçekte sorun olan ülke sorunlarını çözelim.
Müslümanlıkmış dini siyasi çıkarlarına alet etmesinler. Bir tek onlar mı Müslüman bizim analarımız, bacılarımız, hanımlarımız Müslüman değil mi? İslami inançlarını yaşayan her şekilde yaşıyor. İslamiyet yeni doğmadı. Her yerin bir kuralı vardır. Uyamayacaklarsa girmesinler. O tür zihniyetlerin okumasından ülkemize zarardan başka bir şey gelmez. Orada burada bağırıp iğrenç görüntülerle ahlaksızca fink atacaklarına otursun ibadet etsinler. Daha sevap. Analarımızın taktığı başörtüyü lekelemesinler. İstanbul Üniversitesinin önüne geçip siyah peçelerle kahkaha atıp TV ekranlarına yarın bu okula bu kıyafetlerimizle de gireceğiz diyorlar. Siyasi sembol değil de ne bu? Heeey mantıklı düşünün burası Ulu Önder Atatürk ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti. Din ve devlet işlerini karıştırmayın çıkarlarınıza da alet etmeyin.
Koray Aslı - (Ziyaretci) 10.02.2008 19:44:56

Ben meselenin büyük ölçüde siyasi istismar aracı olduğunu düşünüyorum.Dini inancı gereği başını örtenlerin büyük bölümü Anadoluda yaşayanlardır.Üniversite okuma durumda olanların durumları Anadoludakinden çok farklıdır.Anadoludakilerin bir kısmı tarikatlara ve dini guruplara girmişlerdir ki bunlar çarşıya pazara bile zorunlu hallerin dışında çıkmazlar.Diğerleri de samimi inançları ve gelenekleri sebebiyle başlarını örtmektedir. Büyük şehirlerde ve üniversitelerdekilerde başörtüsü ya da türban şimdi bir statü olmuştur.Şu anda sanki ayrı bir sınıf doğmuştur. Moda merkezleri vardır. Başlarını şu veya bu şekilde örtmekte ama makyajlarını da ihmal etmemektedirler.Belli markaları giymektedirler. Ve ciddi bir bölümünün altında son model arabalar ve jipler vardır.Hatta az sayıda olsa başları türbanlı olduğu halde parklarda şurda burda erkek arkadaşlarıyla elele dolaşanlara rastlamaktayız.
Ancak ne sebeple olursa olsun başlarını türbanla örtüyle örtenlerin sayısı oldukça artmış ve bunlar çeşitli örgütlenmelerle de siyasi partileri zorlar hale gelmilerdir.
Şu anda ise hangi sebeple olursa olsun yapılan anayasa değişiklikleri bu kesimin oyları üzerinde yapılan hesaplamalara dayanmaktadır.Karşı çıkanlar da yine diğer kesim üzerindeki oy hesabına dayanmaktadır.
Türkiye de İslami yaşam ve düzen açısından elli mesele sayılsa başörtüsü en sonda kalır.Yalan, rüşvet, adam kayırma, partizanlık, sahtekarlık,adaletsizlik gibi temel hastalıklarımız hangi düzeye çekildi ki Başörtüsü İslami açıdan baş köşeye oturdu? Dinimiz hakların yendiği, adaletsizliklerin baş gösterdiği bir düzene evet mi demektedir ki? Böyle bir şeyi kim söyleyebilir? O zaman dini açıdan ele alacağımız ve bunun için örgütleneceğimiz o kadar konu var ki. Bu mesele sona kalır.
O zaman bu meseleye dini açıdan bakmamalıyız, istismar açısından bakmalıyız.
Koray Aslı
Musa Arlısoy - (Ziyaretci) 10.02.2008 18:51:08

Ben bu meselenin demokratik bir ülkede sorun yapılmasından yana değilim. Bir ülkede hürriyet varsa üniversiteler de hür bir ortamda faaliyet gösteriyorsA bir kişinin başının örtmesiyle uğraşılmamalı.İsteyen başını örtmeli, isteyen başka bir kıyafetle okuyabilmeli, gezebilmelidir.Eğer rejime yönelik bir faaliyet varsa bu ülkenin polisi, jandarması, savcıları, hakimleri vardır.Rejime yönelik faaliyetler başı örtülü ya da değil önlenir.
Başını örtenler hangi amaçla örtüklerini biz bilemeyiz. Bilsek bile önemli olan örtenlerin kendi iradeleriyle söyledikleridir.
Kaldı ki ne amaçla başını örterlerse örtsünler üniversite okumaktan kimse men edilemez.Edilmemelidir.Üniversite okuyamayacak olanlar, sadece üniversite giriş sınavını kazanamayanlar olabilir.Ya da üniversiteye girip okumayı başaramayanlar olabilir.
Sonra bir rejim bu kadar geniş bir yasak çenberi içinde nasıl yaşayabilir ki? Eğer bu rejimi, laik düzeni başörtüsü ya da türban yıkacaksa zaten rejim tehlikenin eşiğine geldi demektir. O zaman bu rejim başka bir nedenle de yıkalabilir.Rejim ve devlet kendinden emin olmalı her türlü kontrolu sağlamalıdır.
Özetle bu meselenin artık üzerinde durulmamasından yanayım
Musa Arlısoy
Cevap yazmak istiyorum.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.