FİLİSTİNLİ BAKANIN İTİRAFI BİZ SİZE İHANET ETTİK
Mustafa Mete İSLAMOĞLU YAZIYOR
FİLİSTİNLİ BAKANIN İTİRAFI BİZ SİZE İHANET ETTİK
Filistinli Bakan Salim Tamari, Araplar olarak Osmanlı Devleti’ne yaptıkları ihanetin bedelini ödediklerini söyledi. 2004 TE BUNDAN ON YIL ÖNCE; düzenledikleri Filistin gezisine ilişkin bilgi veren Türkiye-Filistin Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, Doğuş Kilisesi’nin bulunduğu bölgeyi ziyaretleri sırasında Bakan Tamari`nin, Osmanlı Türkü`nün kıymetini bilemedik. Onlara ihanet ettik. İhanetin bedelini ödedik, ödemeye devam ediyoruz. Bize yardım edin ve yeni bir sayfa açalım. dediğini aktarmıştı. TBMM’de düzenlediği basın toplantısına, “Sizlere mazlum ve mağdur Filistin halkının sevgilerini, anaların gözyaşlarını, çocukların feryatlarını getirdim. sözleriyle başlayan Tanrıverdi, 1,5 saat görüştükleri Filistin lideri Yaser Arafat`ın da “Türkiye’den ilk kez resmi bir heyetin Filistin’e ayak bastığını” ifade ettiğini söyledi. Tanrıverdi, Arafat`ın, “Mescid-i Aksa`nın adını siz verdiniz. Orası sizin, siz koruyun. Şeklindeki sözlerini yinelemişti. Arafat: K. Irak`ta 1.300 İsrail ajanı var. Bunu kimse bilmiyor diyordu. Tanrıverdi, bir gazeteye yaptığı özel açıklamada ise Arafat’ın dikkat çeken bir uyarıda bulunarak, “Kuzey Irak’ta şu anda üniforma değiştirmiş bin 300 İsrail askeri ve istihbarat görevlisi var. Peşmergelere yardım ediyorlar. Bunlar, bölgede hem sivil hem de Amerikan ve İngiliz üniformaları altında görev yapıyor.” dediğini belirtti. Birçok yerde İsrail askerlerinin engeliyle karşılaştıklarını anlatan Tanrıverdi, “İsrail askerleri, heyet konvoyumuzu uyarılarımıza rağmen keyfi bir şekilde bekleterek, kontrol noktasından bizi yaya geçirdi. Türk parlamenter heyetine bunu yapanların Filistinlilere neler yapabileceğini siz takdir edin. Demişti. Tanrıverdi, Gazze’deki Şifa Hastanesi başhekiminin, “Hastaneyi ziyaret eden ilk Müslüman heyetsiniz.” şeklindeki sözlerinden etkilendiklerini kaydetti. Hüseyin Tanrıverdi, Filistin’de yaşanan insanlık dramını yerinde gördükten sonra insanlıklarından utandıklarını vurguladı Filistin Osmanlı İmparatorluğuna ihanet etmiştir!
Şu an ağlayan Filistin toprakları bize ihanet etmiştir. Nasıl mı diyeceksiniz buyrun tarihin sayfalarına bakalım. Osmanlı İmparatorluğu döneminde himayemizde bulunan Filistin, Kudüs topraklarında büyük bir ihanete uğradık. Filistin toprakları kendi bağımsızlıklarını ilan edebilmek için ihanet etmişlerdir. Nasıl ihanet ettiler? ``İngilizler ile işbirliği içinde bulundular.`` Aslında burada anlatmak istediğim konu şu okumayı sevmeyen bir millet olduğumuz için kısa tutmak istedim. Araplar rahatına düşkün millettir hiçbir zaman çıkarsız bir iş yapmamışlardı. Söz konusu dönemde bölgede bulunan bir İngiliz komutan ihaneti kitabına şu cümleleri döküyor ``Bir bakıyorum Araplarla birlikte çöllerde Türkleri nasıl hezimete uğrattığımız gözümün önünden gitmiyor`` der. Fakat Filistin toprakları seneler sonra anlayacaktır ki kendileri bağımsızlıklarını ilan ettiklerini sanırlar iken Fransız ve İngilizlerinin piyonluklarını yapıyorlar. 2. Abdulhamit`e para vermelerine rağmen toprak vermediği İsrail`lilere bu sefer bir bağımsızlık oyunu ile şimdi ki nesilin ağlamasına neden olacaktır. Kudüs zarar görmesin diye Osmanlı İmparatorluğu geri çekilmek zorunda kalır fakat Filistin ihaneti tamamen unutulmamalıdır. OSMANLI`YI FİLİSTİN`DE ARKADAN VURANLAR
Arabistan cephesinde yüz binlerce Türk askerinin arkadan vurulmasından sorumlu Şerif Hüseyin... Kendisini İslam peygamberinin torunu olarak tanıtıyordu. Emir Faysal ve Abdullah`ın da babası...
Osmanlı`nın Filistin`de 1917 ve 18 yıllarında İngilizler karşısında ağır bir yenilgi almasında Şerif Hüseyin`in isyancı Arap aşiret silahlıları&8230; -Osmanlı karargahına sık sık ziyaret yapan Yahudi asıllı kadınlardan oluşan NILI casusluk örgütü&8230; -İngiltere Hükümetinde önemli etkinliği bulunan Yahudi asıllı Herbert Samuel Walter Rotschild`in çalışmaları önemlidir.
Gazze-Birşiba-Kudüs üçgeninde yüzlerce toplu mezarda tahmini sayıları 50 bini bulan Türk askeri bulunmaktadır.
Osmanlı Sultanı Yavuz Sultan Selim zamanında 1517 yılında Kudüs ve Filistin toprakları Osmanlı`ya bağlandı. Osmanlı`nın bölgedeki varlığı barış ve istikrarın kaynağı oldu.-Türk askerleri 1915-18 yılları arasında bölgede yapılan savaşlar ihanetler sonrası Filistin topraklarını terk etti. -Türk ordusunun Filistinden ayrılması olayının ayrıntıları İngiliz İstihbaratı tarafından fotoğraflarla tespit edildi. ABD İstihbaratı tarafından geçtiğimiz yıllarda internet ortamında görüntü malzemesi olarak yayınlandı. -Atalarımızın Filistin`deki gözyaşı hikayesini fotoğraflar ile sunuyoruz.
Türk askerlerinin deve üzerinde hareketleri
Türkler İslam dünyasına Abbasiler zamanında adım atmışlardı. Selçuklular zamanında da İslam dünyasının lideri olmuşlar sizim dedelerimizin hayat hitayesinden kayda alınan anlar idi. Ve o fotoğraflara yorumları da ancak bir Türk tarihcisi yapabilirdi. Ki yaptığımız da odur. ``Zamanında Osmanlı`ya başkaldırıp ihanet eden Filistin, bugün bu ihanetini canıyla ve malıyla ödemektedir. Koskoca imparatorluk o dönem başta olan yöneticilerin basiretsizliği yüzünden sürekli küçülmüştür. Sosyal bilimlerde kaçınılmaz diye birşey yokken, Lübnan`ın ayrılması dönemin yöneticileri tarafından kaçınılmaz diye değerlendirilmiştir. Bugün maalesef Osmanlı İmparatorluğu`nun varisi olan Türkiye`nin diplomatları, üzerlerine yüklenen tarihi misyonu bilmiyorlar. Eğer Türk aydınları dünya tarihini bilmezse ülkeyi bir yere götüremez.´´ ``TÜRKİYE DÜNYAYI FETHEDİYOR´´ ``Bugün bütün yolsuzluklara ve kötü yönetim mekanizmalarına rağmen Türkiye, dünyayı fethetmeye devam ediyor ve tüm dünya ülkeleri Türkler`in bu gelişmesinden rahatsızlık duyuyor. Sefil ve kötü olarak tanımlanan üniversitelerimizdeki kalite bile Avrupa`nın kat kat üstündedir. Türkiye`deki gibi gelişmiş üniversite ve gelişmiş ordu Avrupa`nın hiçbir ülkesinde yoktur. Askeri gücümüz tüm dünyayı düşündürmektedir. Bir yönden büyümeye ve gelişmeye eskiden Osmanlı`da olduğu gibi dünyayı fethetmeye devam ediyoruz. Köylümüz bile birçok dünya ülkesinin insanlarından daha aydındır.´´ Geçen ay yaşadığımız SOMA FACİASI`NDA bir maden işçimizin ambulansa binerken ``çizmelerimi çıkarayım mı´´ demesi dünya insanlığına ibret değil midir. SORUYORUM? Siz böyle bir Filistin`e üzülürmüsünüz? Ben asla üzülmem soyu soyum değil meşrebi meşrebim değil din kardeşimde değil. Din kardeşim ajitasyonlarıyla yıllardır aldatıldığım yeter. Kendi öz kardeşimden ne gördüm ki onlardan ne göreceğim. DEĞERLİ DOSTUM KARDEŞİM Türkiye`nin yakından tanıdığı bir isim Yazar Sn. Nurullah AYDIN`A okurları sormuş. Filistin hakkında neden bir şey yazmıyorsun demişler ve verdiği cevabı oldukça net. Türklere ihanet eden Filistinlilerin torunlarına neden sahip çıkayım? Filistinliler, Gazzeliler ihanetlerinin bedelini ödüyorlar. Filistin tarihi; hertürlü ahlaksızlığın ihanetin kanın vahşetin tarihidir. KAN ÇEKER Onlar alçaktırlar, şerefsizlerdir. Onlar 1517 yılından 1918 yılına kadar Türklerin adaletli yönetiminde huzur ve güven içinde yaşadılar. Sonra ihanet ettiler. Onlar; İngiliz ve Fransız Hıristiyanlarla birlikte Türkleri arkadan hançerlediler. Bir altın karşılığında Hıristiyanlarla birlik oldular, Müslüman Türkleri katlettiler. Allah`ta onlara bir daha huzur vermedi. Türkiye`de şimdi Gazze ve Filistin için ağıt yakanlar, Türk Milleti`ne düşman, kanı bozuk, şerefsiz ve alçakların torunlarıdır. Türkiye`de Filistin ve Gazze ağıtı yakanların dedeleri de Anadolu işgal edilirken, İngiliz ve Fransız Hıristiyanlarla birlik olmuş, Türk milli güçlerine zehir kusmuşlardı. Şimdi de onların İslamcı görünümlü şeytanın yolunda gidenlerin torunları bir yandan Türkiye`de zehir kusarken, diğer yandan Filistin ve Gazze hainlerine sahip çıkıyorlar. Birinci dünya savaşında o bölgede haince katledilen şehit düşen Türklerin ruhlarının intikamı bir başka toplumca alınıyor. Irak`ta Filistin`den daha fazla katliamlar yaşanırken, Türkiyeli İslamcı şerefsiz ve alçaklardan ses çıkıyor mu? Türkiye`de ki İslamcı görünümlü, İslam`dan geçinen şarlatanların, hainlerin akıbetini ise hemen herkes görecektir. İslamcılık ihanet hareketidir. Bakın İslamcı örgütlere. Bunlarda kardeşlik inanç, dostluk, acıma, merhamet yoktur. İnsani değerlerden uzak İslamcıların feryatları kendilerini boğmaya devam edecektir. Onlarda; iktidar için, katliam, vahşet, yıkım ve zenginleşme için her türlü yalan vardır. Durum bu kadar basittir. Diye cevap vermekte. Bizim milletimiz tarihsel olaylardan bi haber yaşamakta hatta tarih çarptılarak anlatılmakta. Burnumuzun ucundaki düşmanlarımızı bilmeden yaşamaktayız. Selam ve dua ile 15-Temmuz-2014 Alanya
|