`Sarı Şeytan`,Deccal mi?
`Sarı Şeytan`,Deccal mi? 12 Mayıs 2018 Cumartesi
Seçildiğinde dünya başkentlerinde büyük miting ve yürüyüşler düzenlenmişti. Amerikalı protestocular ``Not my president´´ (Benim başkanım değil) sloganıyla memnuniyetsizliklerini dile getirmişti. Ona daha başından bu kadar karşı çıkışlarının sebebini şimdi daha iyi anlıyoruz. Görevinin ilk 14 ayında bakan ve danışman başta olmak üzere üst düzey 20 kadar görevlisi istifa etmek zorunda kaldı. Kimilerine göre ülkeyi bir mafya lideri gibi yöneten çete başı. Kimilerine göre hukuk tanımayan, dünya milletler camiasını hiçe sayarak ilkesiz ve tutarsız bir haydut. Kimilerine göre ahlaki açıdan defolu ve kadınları ``et parçası´´ gören bir ruh hastası. Kimilerine göre de sürekli yalan konuşan, hakaretçi, tehdit ve baskıcı olduğu kadar, zihinsel olarak da sorunlu bir kişi. (Amerikan Federal Soruşturma BürosuFBI`ın eski başkanı James Comey`nin ``Makamdan Büyük: Hakikat, Yalan ve Liderlik´´ adlı kitabı) Kendi ülkesi ABD başta olmak üzere dünyadaki siyaset bilimcileri, psikologlar ve psikiyatristler ile sosyologlar tarafından ABD Başkanı Donald Trump`ın kişilik tanımı kısaca böyle. Ancak, İslam dünyasındaki yakıştırmalar ve tespitler ile tanımlamalar daha farklı. İslam düşmanlığı politikaları sebebiyle İslam coğrafyasında &8216;Sarı Şeytan` olarak sıfatlandırılan ABD Başkanı Trump, kimilerine göre ise Deccal`in kendisidir. Deccal, ahır zamanda ortaya çıkacak olan kötülüklerin başı olan kişidir. Deccal, ``insanlık namına var olan bütün değerleri tahrip eden, istibdat, zulüm ve terör estiren kişi´´ olarak tanımlanıyor. Başkan Trump yani &8216;Sarı Şeytan` tüm çağrı ve uyarılara rağmen dünyayı bir savaşın eşiğine sürükleyecek kararları alması ise onun Deccal olduğunun işaretleri olduğu iddia ediliyor. &8216;Sarı Şeytan`ın Kudüs`ü İsrail`in başkenti ilanı ve &8216;5+1 Nükleer Anlaşması`nı feshetmesiyle bir insanlık faciasına sebep olabilecek girişimlerde bulunuyor. O ANLAŞMA NEYDİ Tehditler, şantajlar ve uyarılarla uzun süren müzakereler sonunda ``kimse için mükemmel değil ama varılabilecek en iyi sonuç´´ olarak değerlendirilen nükleer anlaşması İran ile BM Güvenlik Konseyi`nin beş daimi üyesi ABD, İngiltere, Çin, Rusya, Fransa`ya ek olarak Almanya ve AB`nin katılımıyla imzalanmıştı. Anlaşma, Tahran`ın nükleer silah üretemeyecek şekilde nükleer faaliyetlerini azaltması karşılığında uygulanan uluslararası yaptırımların kaldırılmasını öngörüyordu. Kısacası, bir uzlaşmaya varılması ve bu anlaşmanın ilanıyla hem bölge ülkeleri hem de dünya kamuoyu derin bir nefes almıştı. SARI ŞEYTAN KUDURDU &8216;Sarı Şeytan`,``İran`ın hiçbir zaman nükleer silaha sahip olmaması konusunda´´ müttefikleriyle hemfikir olduklarını belirten tek taraflı olarak İran ile nükleer anlaşmadan çekildiklerini ilan etti. Açıklamalarının satır aralarında tehdit ve İran halkını isyana davetin yer alması aslında bir düşmanca tavır ve bir savaş ilanıdır. İran`ın her yönüyle büyük bir kuşatma ve saldırı ile karşı karşıya olduğu bir gerçektir. Nitekim karardan kısa bir zaman önce İsrail, Trump`ın pervasız politikalarına güvenerek Suriye`deki İran hedeflerine yönelik hava saldırıları düzenledi. Karar sonrasında ise İran,Suriye`deki üslerinden İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri`ne roket saldırıları ile İsrail`e cevap verdi. Bu saldırılar devam eder ise önlenmesi çok zor bir nükleer savaşına dönüşür. O zaman, savaş iki ülke arasında kalmaz, tüm Ortadoğu`yu ve devamında tüm dünya cehenneme döner. (Allah korusun) İşte o zaman vahşete sebep olan &8216;Sarı Şeytan`ın ise Deccal olduğu kesinleşmiş olur. Bir yanda tehdit ve saldırılar diğer yandan ambargolarla eğer İran sıkıştırılırsa; o zaman İran`ın da yapabileceği çok şey olacağını hesap etmeli. Unutulmasın ki İran, öyle sanıldığı gibi sıradan bir ülke değildir.
|