Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1831
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10766
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 755
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Okuyucularımıza Sunduğumuz Temel Bilgiler
TATAR MİLLİ BAĞIMSIZLIK DAVASI VE FEVZİYE BAYRAMOVA
TATAR MİLLİ BAĞIMSIZLIK DAVASI ve FEVZİYE BAYRAMOVA.
Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova 14 Haziran 2009’da yazdığı  “BİZİ NEDEN YARGILIYORLAR?” başlıklı yazısında, Tatar milli hareketinin Rusya Emperyalizmi tarafından akıl almaz takiplere maruz kaldığını, fakat milli ruhlu Tatarları bunlarla caydıramayacağının altını çizmiş ve şöyle demiştir: “ Tatar ulusunun kendini savunmaya gücü var mı? Tatarların kaderinin halledildiği sırada, Tatar başkanları hangi tarafı seçer – Tatar ulusunu savunur mu veya Tatarları yok etmeye yönelik olan Moskova kanunlarını mı? Dünya kamuoyu, bir ulusun daha – bu sefer Rus Emperyalizmi zulmü altında yok olmaya mahkum olan Tatarların yok olmasına seyirci mi kalacaktır? Türk kardeşlerimiz, Müslüman dünyası bizi savunur mu? Artık tüm dünyaya açıkça söylemek gerekir ki,  Rusya’da Tatar ulusunun istikbali yoktur, burada biz zorla Ruslaştırma ve Hristiyanlaştırma ile karşı karşıyayız, çünkü devlet siyaseti buna yöneliktir. Onun için biz Tatarlar, ancak kendi bağımsız devletimizi yeniden kazanarak millet olarak yaşayabiliriz. Bunu her Tatar bilmeli ve her Tatar buna ulaşmak için çabalamalıdır.

Bizi neden yargılıyorlar?

Bizi milletimizi savunduğumuz için, Tatar devletçiliğini yeniden diriltmek istediğimiz için yargılıyorlar.

Bizi bu dünyada Tatar olarak, Müslüman olarak, hukuklu bir birey olarak yaşamak istediğimiz için yargılıyorlar. Bizi Rus olmayı  istemediğimiz için, onun dinini kabul etmediğimiz için yargılıyorlar.

Bizi Rusya’nın gerçek faşist yüzünü ve Rus olmayan milletlere karşı yürüttüğü sinsi faaliyetlerini dünyaya duyurduğumuz için yargılıyorlar.

Biz uluslar arası düşmanlığı körüklemiyoruz, aksine Tatar ulusunu ve ildeki diğer uluslara karşı Rusya’nın yürüttüğü  düşmanlıktan korumak istiyoruz.

Biz haklı olduğumuzu biliyoruz ki, Rus Emperyalizmi mahkemesinde kendimizi de, ulusumuzu da sonuna kadar savunmaya hazırız.”

20.12.2008’de yapılan Tatar Milli Meclisi’nin toplantısında, 30 Ağustos 1990’da ilan edilen Tataristan Bağımsızlığı, 1992 yılının 21 Mart tarihinde yapılan Referandum sonuçları ve 6 Kasım 1992’de kabul edilen Tataristan Anayasasına dayanarak Bağımsızlık Beyanatı ve Tataristan’ın Devlet Bağımsızlığının tanınması isteğiyle dünya ülkelerine ve BM’ye Müracaatı bahane ederek 24 Aralık 2008’de Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova başta olmak üzere tüm Milli Meclis üyelerinin evlerine baskın yapılmış, bilgisayar ve belgelerine el konulmuştur. Aradan 1 yıl geçmesine rağmen bilgisayarlar geri verilmemiştir. 26.12.2008’de Rusya Federasyonu Anayasasının 282. maddesinin 2.fıkrası olan “ Milletler Arası Kin ve Düşmanlığı Körükleme” suçundan Bayramova hakkında cinaî dava açılmıştır. Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova önce bu davada sanık, daha sonra tanık olarak sorgulanmıştır. 20.05.2009’da Türkiye dönüşünde Bayramova havaalanında FSB tarafından “karşılanmış”, sanki bir terörist, elebaşıymış gibi bavulu didik didik aranmış, cep telefonuna el konulmuş, kendisi de ailesi ile görüştürülmeden FSB aracıyla argın yorgun halde sorguya götürülmüştür. Daha sonra defalarca sorguya çekilen Bayramova 29.05.2009 günü 4 saat süren sorgulama sırasında rahatsızlanmış ve ambulansla hastaneye kaldırılmıştır. Fevziye Hanım hastaneye kaldırıldıktan sonra, savcı Bayramova’nın suçlu olduğu kanaatine varmış ve belgeyi imzalamıştır. Artık Bayramova bir “suçludur” ve yargılamak daha kolaydır. Tatar Milli Meclisi reisi Bayramova, tanık ve şahitlerin ifadelerinin tamı 5 Ciltlik bir dosya oluşturulmuş olup, bunları inceleme işi de uzun sürmüştür. Bayramova tüm dosyaları inceledikten sonra suçlamaları reddetmiş ve mahkemeye suçlu olmadığına dair dilekçe sunmuştur.

20.11.2009 günü ilk duruşma yapılmış ve Bayramova’nın sunduğu dilekçe reddedilmiştir. İlk duruşma halka kapalı olarak yapılmış ve mahkeme salonunda 6 kişi: savcı, hakim, avukat, sekreter, çevirmen ve Bayramova hazır bulunmuştur. Mahkemede hazır bulunan 6 kişinin 6’sı da Tatar olduğu halde mahkeme Rus dilinde yürütülmüştür. Konuyla ilgili Bayramova şunları söylemiştir: “ Tatar ilinde Tatarlığı savunduğum için beni Rusça yargıladılar. Bu bir faciadır, kıyamettir.” Mahkemenin 2.duruşma günü 27 Kasım 2009 tarihi olarak belirlenmiş, 27 Kasım tarihi Kurban Bayramına denk geldiği için Bayramova itiraz bildirmiş ve mahkeme 26.11.2009 günü saat 12:00’a alınmıştır. Duruşma gününün bile bile Kurban Bayramına denk getirilmesi de bir kasıttır.                        

27.11.2009 günü Fevziye Bayramova belirlenen saate mahkemeye gitmiş, fakat bu defa “hakimin hastalandığını” bahane ederek mahkeme 02.12.2009 tarihine ertelendiği söylenmiştir. Fevziye Hanım mahkeme çıkışı gelen kalabalığa mahkeme merdivenlerinde, duruşma gününün ertelendiğini duyururken, mahkeme görevlileri kalabalığı Rusça azarlayarak kovmuştur.

02.12.2009 tarihindeki duruşma başlamadan bitmiş, bu sefer Bayramova’nın avukatı başka bir mahkemeye katıldığı için gelememiştir. Mahkeme 07.12.2009 tarihine alınmıştır.

07.12.2009 tarihinde saat 10:00’da duruşmaya devam edilmiştir. İlk önce sözü Tatar Milli Meclisi’nin eski başkanı, yazar Aydar Helim almıştır. O mahkeme heyetine güvensizliğini bildirmiş ve şöyle demiştir: “ Siz Tatar medeniyetini, dilini ve tarihini bilmiyorsunuz, onun için Tatar Milli Hareketinin liderini yargılayamazsınız!”. Bu sözleri söyledikten sonra redde hakim talebinde bulunmuştur. Fakat Aydar Helim’in bu talebi, mahkeme heyeti kapalı kapılar ardında 40 dakika görüştükten sonra reddedilmiştir. Daha sonra duruşma Fevziye Bayramova hakkında “suçlama” okunarak devam etmiştir. Öğlene kadar süren mahkeme 08.12.2009 günü saat 9:00’da devam edeceği duyurularak kapatılmıştır. 07.12.2009 günü de Tatar halkı Fevziye Bayramova’yı yalnız bırakmamış, mahkeme salonuna sığmayan kalabalık dışarıda beklemek zorunda kalmıştır. Gelen kalabalık Bayramova’ya olan desteğini göstermek için gül demetleri ile gelmişlerdir. Mahkeme çıkışında gülleri alan Fevziye Hanım bu durum hakkında şöyle demiştir: “ Bugün mahkemeye gelenlerin sayısı çoktu, büyük bir kalabalık vardı. Ellerimde gül demeti ile döndüm eve, gelenler verdi… Davayı anlayan herkes benim tarafımda, çünkü hakikat da benim tarafımdadır…”

08.12.2009 günü saat 9:00’da başlaması dereken duruşma, “davacı tarafın şahitlerinin ve Fevziye Hanım’ın savunucularının 2’sinin gelmediğini” bahane ederek duruşma 15.12.2009 tarihine ertelenmiştir.

15.12.2009 günkü duruşmada Fevziye Bayramova, kendine yönelik “suçlamaları” reddetmiş ve cinaî davanın durdurulması talebinde bulunmuştur. Bayramova konuşmasını tamamladıktan sonra duruşmaya ara verilmiş, o sırada Bayramova aniden rahatsızlanmış ve ambulansla hastaneye kaldırılmıştır…

16.12.2009 tarihinde duruşma kaldığı yerden devam etmiş, Bayramova hakkındaki 5 ciltlik dosyadan oluşan “suçlama” okunmuştur. Bundan sonraki duruşma tarihi 29.12.2009 olarak belirlenmiştir.  

Peki bu duruşma günleri neden havadan sudan bahanelerle durmadan erteleniyor? Fevziye Bayramova’ya karşı açılan bu cinaî dava sadece Bayramova’ya açılan bir dava değil, tüm Tatar ulusuna karşı açılan bir davadır. “Her işte bir hayır vardır” atasözünden yola çıkarak, bir taraftan bakıldığında üzücü görünen bu olay, diğer taraftan da tüm Tatar milliyetçilerini bir araya getirmek için bir vesile olmuştur. Canında Tatar ruhu olan tüm Tatarlar tek yürek tek bilek olmuştur. Yalnız Çallı’dan değil, Tataristan’ın ve Rusya’nın diğer şehirlerinden Tatar halkı mahkemeye akın etmiştir. Yani Bayramova üzerinden açılan bu dava, sessiz çoğunluğun uyanmasına sebep olmuştur. Artık Tatarları durdurmak zordur. Bunun içindir ki, FSB geri adım atmak zorunda kalmış, durmadan dava tarihlerinin ertelenmesinin nedeni de budur.

Ayrıca Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova hakkındaki mahkemenin durdurulması talebi ile çeşitli şehirlerde protesto gösterileri yapılmıştır. Şöyle ki:

26.11.2009’da Kazan’da Tukay heykeli yanında üniversite öğrencileri bir protesto gösterisi düzenlemiştir.

29.11.2009’da Moskova’da “VATAN” partisinin düzenlediği protesto gösterisi Griboyedov heykeli yanında yapılmıştır.

30.11.2009’da Kazan şehrinin AZATLIK meydanında “ RUSYA TATARLARA KARŞI YAPTIĞIN TERÖRÜ DURDUR” adı altındaki protesto gösterisi Tatar İctimaî Merkezi önderliğinde gerçekleştirilmiştir.

07.12.2009’da Strasburg’da uluslar arası “MİR i PRAVA ÇELOVEKA” ( BARIŞ ve İNSAN HAKLARI) derneği Rusya Büyükelçiliği önünde protesto gösterisi düzenlemiştir.

13.12.2009 tarihinde Çallı şehrinin ZAFER meydanında Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova ve “ÇALLI GENÇLERİ” gazetesi redaktörü, AZATLIK Tatar Gençleri Birliği başkanı Damir Şeyhetdinov için açılan cinaî davaların durdurulması talebi ile protesto gösterisi yapılmıştır. Gösteride şu şiarlar öne çıkmıştır: “BAYRAMOVA, BAĞIMSIZLIK MÜCADELSİ TİMSALİDİR”, “ TATARLAR ÖZGÜR BİR MİLLET, RUSYA KÖLESİ DEĞİLDİR”, “BAYRAMOVA’YI SİYASÎ KOVUŞTURMA, TATAR ULUSUNA YÖNELİK BİR GÖZDAĞIDIR”, “37 YILININ TEKRARLANMASINA GEÇİT VERMEYİZ”.  

Aynı zamanda Ukrayna’nın başkenti Kiev’de, Kırım’da, Başkurdistan’ın başkenti Ufa’da da protesto gösterileri düzenlenmiştir. Rus Emperyalizmi sınırları içinde var olma mücadelesi veren Tatarlara karşı yürütülen bu haksızlıklara ve insan hakları ihlaline Türkiye de seyirci kalmamıştır. T.C. Devlet Bakanı Faruk Çelik’in himayesinde, Bursa Büyük Şehir Belediyesi ve TİKA desteğinde, Ahıska Türk Dernekleri Federasyonu koordinatörlüğünde, Türk Dünyasında İnsan Hakları ile ilgili faaliyet gösteren kurum, kuruluş ve insan hakları aktivistlerinin katkılarıyla Bursa’da 11-13 Aralık tarihlerinde gerçekleşen “YAKIN TARİHİMİZDE TÜRK ve MÜSLÜMAN SOYDAŞLARIMIZIN MARUZ KALDIĞI İNSAN HAKLARI İHLALLERİ SEMPOZYUMU’NUN” sonuç bildirisinde Kazan Tatarlarının sorularına da yer verilmiştir. Sempozyuma 22 ülkeden 30 katılımcı ve 400’e yakın izleyici katılmıştır. Sempozyumda bildiri sunan İHAF Başkanı Abdullah Buksur, Rus zulmü altında ezilen Kazan Tatarlarının yaşadıkları sıkıntıları dile getirmiştir. Sempozyumun sonuç bildirisinin 14.maddesi şöyledir: “Kazan Tatarları başta olmak üzere bölgede yaşayan halkların okullarının kapatılması ve nükleer atıkların bölgede depolanmasına yönelik sürecin durdurulması, Kazan Tatarları Milli Meclis Başkanı Fevziye Bayramova ile ilgili göz hapsinde tutulma ve soruşturma süreçlerinin durdurulması;”.

Yukarıda sıraladığım olaylardan da göründüğü gibi Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova’ya karşı açılan dava, Tatarlar için bardağı taşıran son damla olmuştur. Fevziye Bayramova’nın adı Tatar Milli Bağımsızlık Davası ile beraber anılmaktadır. Kargayı bülbül diye satmaya alışık olan Tataristan Hükümeti artık hesap vermek zorundadır. Bugün Ruslara yalakalık yaparak geçinen bu hükümet, iktidardan gittikten sonra hiç kimse tarafından hatırlanmayacak, çöplüğe atılacaktır. Fakat Fevziye Bayramova ve onun mücadele verdiği Tatar Bağımsızlık Davası canında Tatar ruhu olan son Tatar ölene dek devam edecek ve tarih sayfalarına altın harflerle yazılacaktır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Gün doğmadan neler doğar … Andres Luguet’in da dediği gibi: “ En karanlık saat bile 60 dakikadan fazla sürmeyecektir.” Ben de Tatarların bir gün bağımsız devletleri olacağına canı gönülden inanıyor ve Tatar Milli Meclisi reisi Fevziye Bayramova’ya ve tüm Tatar halkına sabır diliyorum.

16.12.2009

Sürgündeki Tatar Milli Hükümeti üyesi

Roza Kurban


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.