Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10785
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Okuyucularımıza Sunduğumuz Temel Bilgiler
JELTOKSAN OLAYLARI
 
"Jeltoksan" sözü Kazak Türkçesinde "Aralık Ayı"nı ifade ediyor. "Jeltoksan
Olayları" ise 1986 yılının Aralık ayında Almatı`da yaşanan ızdıraplı ama
onurlu günleri.
1986 yılının Aralık ayında henüz Sovyetler Birliği dağılmamıştı. Kazakistan
Komünist Partisi Merkez Komitesinin 1. Sekreterliği görevinde ise 22 yıldan
beri Dinmuhammed Kunayev adında bir Kazak bulunmaktaydı. Kazak halkı,
Kazakistan Yönetiminin liderlik makamında 22 yıldan beri kendilerinden
birisinin bulunmasını, kazanılmış bir milli hak olarak görüyor ve onun
emekliye ayrılmasından sonra, özellikle o dönemde Gorbaçov`un yürütmekte
olduğu açıklık-yumuşama ve yeniden yapılanma politikaları çerçevesinde,
Dinmuhammed Kunayev`in yerine yine bir başka Kazak`ın atanmasını bekliyordu.
Ama öyle olmadı. Sovyetler Birliği`nin özellikle halkı Türk ve Müslüman
olmayan diğer Cumhuriyetlerine bir süreden beri daha ılımlı davranmakta olan
Moskova Yönetimi, Kazakistan için bunun tam tersini yaptı ve Dinmuhammed
Kunayev`den boşalan makama, hem de Kazakistan ile hiç alakası olmayan bir
Rus (Gennadiy Kolbin) Moskova`dan gönderilerek oturtuldu.
Kazak gençleri bu uygulamaya karşı, Kazakistan Devlet Üniversitesi`nden
başlayan bir direniş sergilediler. Bu direnişlerinde "Kazakistan yönetimine
ancak Kazakistan`lı birisinin getirilmesi gereğini" ifade ettiler. Yönetim
gençlerin bu haklı talebini dinlemek yerine, onları güç kullanarak
susturmayı denedi, ama başaramadı.
Yönetimin kolluk ve askeri güçleri ile gençlik arasındaki çatışma Almatı
sokaklarına taştı. Kazak gençleri Komünist Partisi Merkez Binasına girerek,
binayı ele geçirdiler. Daha sonra Şehir Hapishanesini ele geçirerek, yönetim
tarafından yakalanıp buraya konulmuş olan arkadaşlarını serbest bıraktılar.
Yani Kazak gençleri Sovyet yönetiminin hukuksuz uygulamasına baş kaldırmış
ve yerel yönetim bu başkaldırıyı bastıramamıştı.
Fakat o gece ve ertesi gün boyunda dev Sovyet uçakları Moskova`dan Almatı`ya
asker taşıdı. 17 Aralık akşamına kadar Kızıl Ordu`nun 70 bin kişilik bir
birliği Almatı`ya taşınmıştı. Bu birlik Almatı sokaklarındaki Kazak
geçlerinin üzerine acımasızca ve donanımlı bir ordu ile savaşırcasına ateş
açtı.
Pek çok Kazak genci öldü. Pek çoğu ağır yaralar aldı. Resmi beyanlarda ve
kayıtlarda ölen gençlerin sayısı 22 olarak verildi. Ama Yaşanan olaylar ve
görülen ölümler karşısında bu rakam Kazak halkına hiç inandırıcı gelmedi.
Bu olaylarda Kazak gençlerince ortaya konulan iddianın ve verilen
mücadelenin, o günden 200-220 yıl önce SIRIM BATUR, SULTAN ARINGAZI, TİLENCE
BEY ve İSATAY TAYMAN tarafından verilen, yine o günden 150-160 yıl önce
SULTAN KENASARI KASIMOĞLU tarafından verilen, o zamanki Kazak Devletini
yaşatma mücadelesinden bir farkı yoktur.
Bu mücadele, o günden 50-60 yıl önce, Kazak Devletinin yeniden bağımsızlığa
kavuşması için canlarını veren MAĞCAN CUMABAY, AHMET BAYTURSUNOĞLU,
MİRJAKIP DUVLATOĞLU, ŞAKERİM KUDAYBERDİOĞLU ve MUSTAFA ÇOKAY gibi vatan
evlatlarının mücadelesi ile tamamen aynı anlamdadır.
Jeltoksan Olayları, asırlar boyu uygulanan zulüm ve baskılara rağmen, Kazak
halkının ruhundaki özgürlük ateşinin hiçbir zaman söndürülemediğini gösteren
en açık delildir. Yine bu ruh, Kazak halkının ve Bağımsız Kazakistan
Cumhuriyeti`nin geleceği için en önemli teminattır.
İşte Kazak halkının ruhundaki bu güç, 1986 yılının 16-17 Jeltoksan`ında
Sovyet Merkezinin Kazak halkını kendi özünden olmayan birine yönettirmeyi
dayatmasıyla, alev-alev yanan bir özgürlük ateşine dönme imkanı buldu.
Kazak milli tarihine "JELTOKSAN OLAYLARI" adıyla giren bu baş kaldırışta
dökülen kanlar ve verilen canlar, bugünkü Bağımsız Kazakistan
Cumhuriyeti`nin son habercileri ve ödenen son bedelleri idi. Elbette Kazak
halkının milli meselelerdeki bu hassas ve mücadeleci ruhu, Kazak geleceğinin
en sağlam direği olacak.
Kazak halkının her türlü sömürüye ve zulme karşı bitmeyen başkaldırılarla
dolu tarihi, bir çok destanlara tanıktır ve bu destanlar asırlar boyu süren
zulüm yıllarında hiçbir ümitsizliğe kapılmaksızın, aralıksız dökülen
kanlarla yazılmıştır. Jeltoksan Olayları ise bu destanların en son
örneğidir.
Jeltoksan`da dökülen kanlar ve verilen canlar, 70 yıllık zalim rejim boyunca
bastırılıp, söndürüldü zannedilen Kazak milli ruhunun hangi yüksek derecede
yaşadığını gösterdi.
1986 yılının 16-17 Jeltoksan günleri, Sırım Batur`un, Sultan Arıngazı`nın,
Kenasarı Kasımoğlu`nun, Mağcan Cumabay`ın mezarlarından başlarını
kaldırarak, Almatı caddelerinde kükreyen torunlarına bakıp, "Biz boş yere
ölmedik. Bizim attığımız adımı torunlarımız tamamlıyor. Bizim hedeflediğimiz
murada çocuklarımız yetişiyor, Allah`a şükür" dediği ve ruhlarının huzur
bulduğu gündür.
Sadece Kazakistan`ın değil, tüm Sovyet ülkelerinin bağımsızlığı, 16-17
Jeltoksan`da Kazak gençlerinin kaldırdığı özgürlük bayrağının ardından
geldi. Yani onlar sadece Kazak halkının değil, 15 ayrı ülkedeki milyonlarca
insanın azatlığı için şehit oldular. Tıpkı Çarlık ve Sovyet Rusya`sının
istilasına karşı asırlarca savaşan ataları gibi.Ruhları şad, canları
cennette olsun.
Onlar Mağcan Cumabay`ın gençlere olan güvenini doğruladılar. Asırlar boyu
kurutulmaya çalışılan özgürlük ağacını, 16-17 Jeltoksan`da kanlarıyla
sulayarak yeşerten bu gençlere tüm ata-babalarımız gibi Mağcan`da derin bir
ümit beslemekteydi ve bu ümidini 50 yıl öncesinden şöyle ifade etmişti.
 
Arslan gibi heybetli (Arıstanday aybattı)
Kaplan gibi gayretli (Jolbarıstay gayrattı)
Kartal gibi güçlü-kanatlı (Kıranday küşti kanattı)
Ben gençlere güvenirim. (Men jastarga senemim)
 
Gözlerinde od oynar (Közderinde od oynar)
Sözlerinde alev var (Sözderinde Jalın bar)
Candan kıymetli onlara ar (Canan kımbat olarga ar)
Ben gençlere güvenirim. (Men jastarga senemin)
 
Alaş`tır kutsal davan (Alaç-aybındı uranı)
 
Rehber-Mukaddes Kuran (Kasiyetti Kuran`ı)
Alaş`a onlar kurban (Alaç`tın olar kurbanı)
Ben gençlere güvenirim (Men jastarga senemin)
 
Güvenirim gençlere (Men senemin jastarga)
ALAŞ adını göklere (ALAŞ atın aspanga)
Çıkarır onlar bir günde (Şıgarar olar bir tanda)
Gençlere güvenirim (Men jastarga senemin)
 
FEYZULLAH BUDAK


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.