Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1831
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10765
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 755
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Haberler ve Yorumlar
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMALAR SAĞLIĞA ZARAR VERİR

GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ORGANİZMALAR

İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLIDIR

 

 

 Tokat Milletvekili Dr. Reşat DOĞRU Genetiği Değiştirilmiş Organizmaların ithalatının insan sağlığını tehdit ettiğini bildirdi. Sn. DOĞRU konu ile ilgili şu açıklamalarda bulundu.

 

Ülke gündemi açılımlarla, ıslak imzalarla meşgulken hükümet, 26 Ekim 2009 tarihinde Genetiği Değiştirilmiş Organizmaların (GDO) ithalini serbest bırakan bir yönetmelikle çok ciddi ve tehlikeli bir sürecin başlamasına neden olmuştur.

        

Türkiye‘nin, yıllardır talep ettiğimiz doğru içerikli bir Ulusal Biyogüvenlik Yasa‘sı olmadan, GDO‘ların ticaretinin bir Yönetmelikle düzenlenmesi hukuk ve halk sağlığı açısından bir skandaldır.

 

Çünkü; Türkiye‘de yaşayan tüm yurttaşların sağlığını ve haklarını ilgilendiren bir konunun, TBMM‘de, milletin vekilleri tarafından görüşülmesi ve bir Yasa niteliğinde düzenlemeye konu edilmesi gerekirken, Bakanlar Kurulu‘nda imzaya açılan tasarının TBMM‘ye indirilmeyerek Yönetmelik ile düzenlenmesi, millet iradesi ve egemenliğinin ihlalidir. Böylelikle, konunun vahim içeriği, halkın ve parlamentonun dikkatinden kaçırılmaya çalışılmaktadır.

 

Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar nedir? Doğal yollardan ve doğal olarak üretilen her türlü tarım ürünlerinin genlerine diğer canlılardan alınan genlerin enjekte edilmesiyle elde edilen yeni bir tür. Gıda bile diyemediğimiz bir materyal. Mesela domates yerken inek genini de yiyorsunuz. Ya da yediğiniz fasulye de haşere ilacını da birlikte alıyorsunuz.

 

Bunu neden yapıyorlar, açlığı önlemek için, insanlarımıza gıda yetiştirmek için, ya da gıdanın raf ömrünü uzatmak için. Kesinlikle bunlar bizim ülkemizde kabul edilebilecek mazeretler olamaz bizim ülkemizde, Anadolu’da ne yetişmez ki; buğday mı, pirinç mi, patlıcan ya da biber mi? Dünyanın en verimli topraklarında yaşayıp böyle bir mazeretle insan sağlığımızla oynamak. Gelin gerisini siz düşünün.

 

Hükümetin tarım alanında yaptığı yanlış politikaları sonucu Ülkemizde tarımın bitirildiği, tarımın tekel altına alınmak istendiği çok daha doğru ve geçerli mazeretlerdir. Türk çiftçisinin geleceğini kara günlerin beklediği müjdesini siz mi vereceksiniz? Yoksa hasat zamanı acı bir şekilde kendisi mi öğrenecek?

 

 Tüm dünyada henüz insan sağlığına zararları konusunda kesin bir önyargının bulunduğu ve zararlı olmadığı ispatlanamamış bu ürünler konusunda çıkartılan gecekondu yönetmeliğinin arka planı nedir? Bu yönetmelik kime veya kimlere hizmet etmektedir. Araştırılması gereken çok ciddi konulardır.

 

Botanik açıdan Asia minör olarak adlandırılan ülkemizin gen kaynakları özde tespit edilememiş ve koruma altına alınamamışken bu uygulama ile bu gen kaynaklarımızın ne kadar zarar göreceği hesaplanmış mıdır?

 

Ülkemizin oldukça zengin olan Endemik bitki türlerine olan zararı hesaplanmış mıdır? 

 

Gelecek nesillerimizin yediğimiz organizmalar yüzünden üç kollu, iki kafalı ve tek ayaklı olması kuvvetle muhtemeldir. Kadınlarımızı da kısırlaştıracağından ileride genç Türk nüfusu kalmayacaktır. Kuş gribinden dolayı tavuk eti yemeyen Bakanlarımızın, GDO’lu ürünleri tüketip tüketmeyeceği de merak konusudur.

 

Birçok Avrupa ülkesi, başta Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy çok ağır bir dille ülkesine bu tür ürünlerin giremeyeceğini söylemiş ve kapıları kapatmıştır. Yunanistan, İsviçre kesin tavrını belirlemiş ve kesinlikle ülkelerine almayacaklarını bildirmişlerdir.

 

Ülkemiz tarım ürünleri açısından dünyada nadir bulunan verimli topraklara sahiptir. Siz kota koyarak, çiftçinin ürettiğini maliyetinin altında almaya kalarak birçok temel gıda maddesini Irmaklara ve derelere döktürüyorsunuz; sonrada üretim yetersiz diye GDO’lu ürünlere izin veriyorsunuz. Her iki şekilde de zararlı çıkan ve çıkacak olan kendi vatandaşımızdır. Bunun hesabını nasıl vereceksiniz dedi.



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.