Yeni dönem, Ermenistan için tarihi bir şans
Yeni dönem, Ermenistan için tarihi bir şans
18 Aralık 2021
Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com
Dağlık Karabağ’ı işgal eden Ermenistan’ın, 1993 yılında Azerbaycan’ın Kelbecer bölgesini işgal etmesi üzerine, ülkemizden Ermenistan’a doğrudan ticaret sona erdirilmiş; iki ülke arasındaki sınır kapatılarak kara/demiryolu ve havayolu bağlantıları kesilmiştir.
Türkiye ile Ermenistan, İsviçre’nin arabuluculuğuyla 10 Ekim 2009 tarihinde Zürih’te parafladıkları ‘Diplomatik İlişkilerin Tesisi Protokolü’ ile ‘İkili İlişkilerin Geliştirilmesi Protokolü’ne dair iç siyasi istişarelerini başlatma hususunda mutabakata varmışlardı. Ancak protokoller iki ülkenin parlamentosunda onaylanmadığı için anlaşmalar hayata geçme şansı bulmadı.
Azerbaycan topraklarının Ermenilerin işgalinden kurtarılmasından sonra Başkan Sn. Recep Tayyip Erdoğan 8 Kasım 2020’de yaptığı açıklamada, Karabağ’ın ve işgal altındaki Azerbaycan topraklarının kurtuluşunun Kafkasya’da yeni bir dönemin miladı olacak kadar önemli olduğuna işaret ederek, “Öyle ki bu yeni dönem Ermenistan’ı da yıllardır kendini içine hapsettiği cendereden çıkarabilecek fırsatlar sunmaktır” demişti.
Nitekim, son zamanlarda Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan başta olmak üzere ülkedeki yetkililerin Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesini istediklerini açık bir şekilde ifade edip girişimler başlatması yeni bir döneme başlanacağı ümidini beraberinde getirdi.
Şu bir gerçek, Türkiye’nin şartlarını kabul eder ve yeni bir dönem başlatılır ise Ermenistan çok önemli kazançlar elde edeceği açıktır.
Zengin yer altı kaynaklarına ve denize doğrudan erişimi olmayan Ermenistan, eğer emperyalist ülkelerin kışkırtmaları sonucu sürdürdüğü başta asılsız ‘Soykırım’ iddialarıolmak üzere Türkiye karşıtı politikalarından vazgeçer, komşularıyla bozuk olan ilişkilerini tamir etmeye yönelir ise başlatılacak yeni dönemde yeni iş birliği fırsatlarını kullanarak ekonomisine can suyu verebilir.
Gerek Türkiye ve gerekse Azerbaycan ile ulaşımın ve ticaretin tekrar tam anlamıyla başlaması, 90’lı yıllardan bu yana zor günler geçiren Ermenistan ekonomisine önemli katkılar sağlayabilir.
Özellikle Zengezur koridorunun tam kapasiteyle açılması halinde Azerbaycan ve Türkiye’nin kritik öneme sahip olduğu enerji hatları ve ulaşım koridorları sayesinde Ermenistan da yeni ticaret imkanlarına sahip olacaktır.
•
Geçmişten bugüne devam edegelen tarihi hataları ve ihanetleri yüzünden ağır bedeller ödeyen Ermeniler bu hata ve ihanetlerine son vermediği takdirde, ağır bedeller ödemeye bundan sonra da mecbur kalacaklar.
Bunun en bariz örneği Ermenistan ve Karabağlı Ermeni Çetelerinin Karabağ’ın da içinde olduğu Azerbaycan’ın 20 toprağını Rusların desteğiyle işgal etmeleri ve MİNSK Grubu’nun eş başkanları olan ülkelerinde desteğiyle 30 yıl süren işgaldir.
Ermeniler, Azerbaycan topraklarında işgal ve saldırılarına devam ederken, bir yandan da sözde Ermeni Soykırımı konusunda Batılı emperyalist ülkelerle Türkiye aleyhinde sürdürdüğü faaliyetlerinden geri durmamışlardır.
Türkiye’nin desteğiyle Azerbaycan’ın elde ettiği zaferle işgal toprakları kurtarıldıktan sonra bölge yeni bir döneme hazırlanıyor.
Dileğimiz, Ermenistan’ın geçmiş hatalarına son verip Başkan Sn. Erdoğan’ın girişimiyle Azerbaycan, Gürcistan, İran’ın da dahil olduğu ve Rusya’nın da destek verdiğini açıkladığı 3+3 formatında kurulabilecek yeni bir iş birliği mekanizması projesine şartsız katılmayı kabul ederek içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik çıkmazlardan kurtulmasıdır.
İşte o zaman Azerbaycan ve Türkiye ile kapıları açılmış olacak.
Çünkü bölgenin barış ve huzuru ile kalkınma yollarının karşılıklı açılması bölge ülkeleri için elbette önemli ancak, Ermenistan için önemli olduğu kadar tarihi büyük bir fırsat olacaktır.
|
