Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10218
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2294) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (426) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (850) | Tarım (148) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (543) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (892) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3432) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (199)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (279)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1681)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Ahmet Kılıçarslan AYTAR - (Ziyaretci) 3.03.2014 10:04:27

KIRIM TATARINI BU KEZ YENİ TÜRKİYE SEVİYOR




KIRIM TATARINI BU KEZ YENİ TÜRKİYE SEVİYOR






Ukrayna`nın 2014 itibariyle ödemesi gereken IMF`e 3.7 milyar dolarlık geri ödemesi, Rusya`ya 17 milyar dolarlık doğal gaz borcu bulunuyor.
Bu durumuyla Ukrayna -bir yandan, AB`nin içinde bulunduğu ekonomik krize rağmen umutlandırmasının,
Öte yanda, en büyük ticari partneri Rusya`nın doğal gazına olan bağımlılığı ve Rusya`nın Beyaz Rusya ve Kazakistan ile oluşturduğu Gümrük Birliği`ne katılması halinde kazanacağı ticari ayrıcalıkların hesabı arasında, iki arada bir deredeydi.


Hükümet Kasım 2013`te imzalanması beklenen Avrupa Birliği Serbest Ticaret ve İşbirliği Antlaşması`nı askıya alınca,
Birincisi;AB`nin Ukrayna ile kuvvetli ilişkilerin geleceğine olan iyimser açıklamaları,
İkincisi; Ukrayna ana muhalefet partisinin Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç`in Rusya`nın Gümrük Birliği`ne katılmasına ilişkin anlaşmayı imzalaması halinde ülkeyi yeni protesto eylemleri başlatmakla tehdit etmesi,
Üçüncüsü;Gümrük Birliği`nde gözlemci statüsüne sahip Ukrayna hükümetinin henüz tam üyeliğe hazır olunmadığı açıklamaları kaosunda, Kiev sokağa döküldü.
Rusya`nın dikkatini Soçi Olimpiyatlarına verdiği o sıralarda -bir anda, ABD ve AB Ukrayna`nın seçilmiş cumhurbaşkanı V.Yanukoviç`e karşı darbenin organizatörlerine verdiği destekle;Ukrayna tükeniverdi...


Dışarıdan kışkırtılmayla oluşan karışmada Rusya`nın, Ukrayna`nın Kırım ve doğusunda yaşayan kendi dilini konuşan halklara destek vermesi kaçınılmazdı.
Nitekim,Rus askeri birlikleri yavaş yavaş Kırım Özerk Cumhuriyetine girmeye başladı.
Devlet Başkanı V.Putin ülkesinin 200 yıldır Karadeniz`deki en büyük deniz üssü Sivastopol`daki Rus personelinin can güvenliğinin korunması gerektiği talebiyle,Rus Parlamentosu üst kanadı Federasyon Konseyi`nden Ukrayna`ya asker gönderme yetkisini aldı.
ABD Dışişleri Bakanı J.Kerry, Rusya`nın Ukrayna`daki olaylara müdahale etme çabalarını kınadı, attığı adımlar için "inanılmaz saldırganlık eylemi" dedi.
Rusya`nın Kırım konusunda tutumunu değiştirmeyi reddetmesi durumunda G8`deki yerini kaybedebileceğini açıkladı.
Karadeniz ısındı...


Ukrayna geçici devlet başkanı O.Turçinov, Rusya`yı Kırım`da askeri güç konuşlandırmak ve Kiev`i "silahlı çatışmaya girmeye kışkırtmakla" suçladı.
Silahlı kuvvetleri teyakkuza geçti.
"Ukraynalılar her zaman Çeçen ve Kafkasya`nın diğer halklarının kurtuluş savaşını desteklemişlerdir. Şimdi de Ukrayna`yı sizin desteklemenizin zamanı gelmiştir" çağrısıyla Ruslara karşı savaşan örgütleri yardıma çağırdı.


Osmanlı siyasal kültürünün kurumları ve kültürel kodlarının sözde çağdaşlaşmasına yönelik politikaları üzerinde kurumsallaşmaya yönelmiş yeni Türkiye`nin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu`da Kiev`e davet edildi.
Eski Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı ve milletvekili Mustafa Kırımoğlu`nun da hazır bulunduğu görüşmede Turçinov,Türkiye`nin Ukrayna`daki olayları anlayışla karşıladığı için teşekkür etti.
Ahmet Davutoğlu, "Kırım`ın statüsünün korunması ve soydaşlarımızın oradaki asli mevcudiyetlerinin güçlendirilmesi bizim için elzemdir" dedi ve Türkiye`nin Kırım`ın Ukrayna`nın bir parçası olarak kalması için her tür çabayı göstereceğini açıkladı.


Tunus`ta, Libya, Mısır, Irak,Suriye`de isyan hareketini yürüten İslâmcı örgütlere hem yurt içinde hem yurt dışında stratejik,taktik ve lojistik hizmet sunan Somali,Kosova,Bosna Hersek`te İslâmcı bir medeniyeti kurma iddiasında Türk Dış politikasının bazen ekonomik,bazen ilişkide olduğu halklarla ya da ülkelerle bağlantılarını güçlendiren, bazen yeni nufuz alanları açmak görevi yapan,
Üstelik, 40 İslam ülkesinden 300`ü aşkın sivil toplum ve yardım kuruluşunu da şemsiyesi altında tutan Başbakanlığa bağlı Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı`na (TİKA) yeni bir iş alanının daha çıktığı,
Bir merkezden koordinasyonla ilgili sivil toplum kuruluşlarının Kırım Tatarlarıyla ortak refleksler geliştirileceği anlaşılıyor.


Bu durum Kırım Tatarların başına ilk kez gelmiyor.
II.Dünya Savaşının başlamasından iki yıl sonra Alman orduları Sovyet topraklarını istila etmiş,Kırım`ın kuzeyinden içeri girerek, 1941`e kadar Akyar (Sivastopol) dışında bütün Kırım`a hakim olmuştu.
Kırım Tatarları,Türkiye Cumhuriyetinin desteği ile vatanlarının bağımsızlığını elde etmek için Almanlarla temasa geçtiler.
Bu yüzden Alman ordu birliklerinde Almanların kendilerine ne tür haklar tanıyacaklarını bilmeden ``Gönüllü Nefs-i Müdafaa Taburları´´ olarak da adlandırılan birliklerde yer aldılar.
Bir kısmı da gerek Sovyet Kızıl Ordusu içinde gerekse partizan hareketi saflarında Almanlara karşı silahlı mücadeleye katıldı.


Sonra 1943` de Kızıl Ordu Stalingrad`da Alman ordusuna karşı ezici bir galibiyet kazandı, ilerlemesini sürdürerek 1944`te Kırım`a yeniden hakim oldu.
Kırım`ın tekrar Sovyet hakimiyetine girmesinin ardından,Almanlarla işbirliği yaparak Kızıl Ordu ve partizan hareketlerine karşı savaştıklarına inanılan Kırım Türklerine karşı ağır baskılar uygulandı.
Stalin`in "deStalinizasyon" siyaseti doğrultusunda ve Kırım Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti`nin "Sovyet karşıtı unsurlardan temizlenmesi"gereğince üç gün içinde binlercesi katledildi, binlercesi Özbekistan`a ve Rusya Federasyonu`nun çeşitli bölgelerine sürgün edildi.
Korkunç katliamlar ve sıkıntılar yaşandı..
Tatarların aralıksız olarak sürdürdükleri faaliyetlerin ardından -önce, 1967`de Sovyet devleti tarafından bu mazlum halkın itibarları iade edildi.
Sonra 1985`de M. Gorbaçev döneminde yeniden yapılanma ve açıklık politikası sonucunda Sovyetler Birliği`nin hemen her alanında köklü değişikliklerle birlikte Kırım Türklerine yönelik baskılar kalktı,1987`den itibaren vatanlarındadırlar ve 1991`den bu yana Özerk Kırım Cumhuriyetinde yaşıyorlar.



Ukrayna Kırım Özerk Cumhuriyeti başkenti Simferopol`da bağımsızlık ve Rusya yanlısı Ruslar ile Kiev`deki yönetim yanlısı Tatarlar arasında gerginlik yaşanıyor.
Parlamento binası önünde toplanan Rusların ellerinde Rusya bayrakları, Tatarların elinde Ukrayna, Kırım ve Tatar bayrakları yer alıyor.. Ortam zaman zaman gerginleşirken, taraflar birbirlerine bayrak sopalarıyla saldırıyor.
Tatarlar, "Ukrayna, Ukrayna" ve "Allahuekber" şeklinde slogan atarken, Ruslar Rusya lehine tezahürat yapıyor.
Sivastopol`da Kırım Tatarlarının temsilcisi İlnur Asmanov, "durumun kötüleşmesi halinde, yeni hükümetin yanında olacaklarını" açıklıyor.






Ukrayna Krizi ABD-Rusya arasında gerginliğe neden olurken,bu gerginliğin ABD-Rusya koordinasyonunda yürütülen Ortadoğu Krizine yansıması kaçınılmaz sonuç olarak görülüyor.

Davutoğlu ellerini sıvazlamaktadır.
Başbakan Erdoğan durumdan vazife çıkarıyor ve sıkıntılı durumundan çıkış için yeni bir stratejiye mi ilişikleniyor?

Nasılsa Kılıçdaroğlu bu işlerden hiiiç ama hiiiç anlamıyor!

3.3.2014

Ahmet Kılıçaslan AYTAR
ahmetkilicaslanaytar@gmail.com


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.