Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10211
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2292) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (424) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (850) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (543) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (892) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3430) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (199)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (279)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1679)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Mehmet KOÇAK - (Ziyaretci) 9.05.2013 15:36:09

Irkçı cinayetler davası, Almanya için utanç vericidir


Irkçı cinayetler davası, Almanya için utanç vericidir

08 Mayıs 2013 Çarşamba 00:13

.Mehmet Koçak


Almanya`da 2. Dünya Savaşı sonrası en büyük davalardan biri neo-Nazi çetesi davası nihayet başladı. Alman Faşizminin bir yansıması olan Milliyetçi Sosyalistler Yeraltı Örgütü - (NSU) isimli terör örgütü 2000 &8211; 2007 yılları arasında Almanya`nın 7 kentinde 10 kişiyi katletti. Kurbanlardan 9`u Türk, 1`i de Türk sanılarak öldürülen Yunanlıydı.

Bu olay, adi bir suç veya bir mafya hesaplaşması varsayıldı. Kurbanların yakınlarına suçlu muamelesi yapıldı. Ancak, tüm gerçekler 4 Kasım 2011 tarihindeki başarısız bir banka soygunu sırasında ortaya çıktı. Milliyetçi Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU), iki üyesinin ölü bulunması sonrası başlatılan araştırmalarla örgütün tüm gizli bağlantıları deşifre oldu.
Irkçı terör örgütünün Alman İstihbarat Örgütü içinde çok ciddi bir destek aldığı hatta bazı cinayetlerin Alman İstihbarat örgütü içindeki Irkçı yapılanmalar tarafından planlandığı da bu olayla belgelendi.
En önemlisi de; 2000 &8211; 2007 yılları arasında işlenen cinayetlerin, yıllar sonrada olsa bir mafya hesaplaşması veya bir adi suç olmadığı gerçeği anlaşıldı.

IRKÇI CİNAYETLER AYDINLANACAK MI?

Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi`nde başlayan dava hakkında farklı sesler ve yorumlar yapılıyor. Alman Irkçı örgütlenmesinin Alman istihbaratından ciddi destek aldığına işaret edilerek benzer bir koruma ve desteğin Mahkemeden yapılacağı endişesi dile getiriliyor.
Çünkü bu davada ve örgütün Alman İstihbaratı ile derin bağlarının ortaya çıkması sonrasında hala cevaplanamayan ve kafaları karıştıran sorular var. Daha mahkeme başlamadan ``Berlin Eyalet Polis Teşkilatı`nın ``gizli´´ damgalı bir belgesinde Neonazi muhbirlere Türk kod isimlerinin verildiği ortaya çıktı´´ bilgisi Almanya`yı sarstı. Hatta yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre Almanların yüzde 66`sının, ``cinayetlerin soruşturulmasındaki hataların Almanya`nın uluslararası alandaki imajına zarar verdiğini´´ düşündüğü ortaya çıktı.
Yaşanan tüm bu olaylar ´´Skandal ve rezalet´´ olarak yorumlanırken diğer yandan da; ``Alman devleti güvenirliliğini ve saygınlığını kaybetti´´ eleştirilerine sebep olmaktadır.
Bu durumu tetikleyen bir unsur da Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi`nin dava ile ilgili tutumudur. Davada baş sanık olarak NSU üyesi Beate Zschaepe ve ona yardım ettiği öne sürülen üç kişi hakim karşısına çıkarılacak. Çünkü örgütün diğer iki üyesi intihar etmişti. Ancak bazı çevreler ``İntihar süsü verilerek öldürülmüş´´ olabileceklerini iddia etmektedir.
Bir başka skandal;
Banka soygunu ve cinayetlerden kısa bir süre sonra Alman iç istihbarat teşkilatında önemli ölçüde dosya yok edildi. Bundan 6 ay sonra yine iç istihbarat teşkilatı yöneticilerinden birinin, 200 dosyanın daha imha edilmesi emrini vermesi ve dosyaların yok edilmesi üzerine, Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Heinz Fromm istifa etmek zorunda kalmıştı.
Tüm bu karmaşa ve tartışmalar gölgesinde Münih`te başlayan yargılamada cinayetlerin tüm boyutlarıyla açıklığa kavuşturulacak mı? Hep birlikte izleyip göreceğiz.

TÜRK BASINI VE TÜRK HÜKÜMETİ; DAVAYI YAKIN TAKİBE ALDI

Alman basını; hayatını kaybedenlerin büyük bölümünün esnaf olduklarından dolayı, cinayetlerin, ``Türkiye asıllı göçmenler arasında, mafya, uyuşturucu veya fuhuş bağlantılı hesaplaşmaların sonucu´´ olduğuna yönelik sansasyonel haberlere geniş yer vermişti. Türk basını ise bu haberler karşısında Alman medyasına yönelik eleştirel haberler vermişti. Zaman; gerçeklerin ortaya çıkmasını sağladı ve Zaman; Alman basınını ve siyasilerini mahkum etmiş ve Türk basınını haklı çıkartmıştır.
Ancak şimdi, yargılamayı hem Türk basını hem de Türk hükümeti yakinen takip ediyor.
Dava sadece Alman adaleti değil, Alman ve Türk siyasileri ile her iki ülkenin de medyası açısından da zorlu bir sınav olarak görülüyor. Bu dava uzun zaman alacağa benziyor.
Dileriz ki; Neden hep Türkler hedef seçiliyor? Neden İslam aleyhtarı propagandalar ve karalama kampanyaları sürdürülüyor? Ve neden Müslümanlar potansiyel suçlu gösteriliyor? Soruları cevaplanmış olur.
Zaman her şeyin ilacıdır. Bekliyeceğiz ve hep birlikte göreceğiz.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.