Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10218
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2294) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (426) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (850) | Tarım (148) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (543) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (892) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3432) |

Görüş bildirebileceğiniz Dış Politika konuları
Irak`ın kuzeyinde yapılan sınır ötesi harekat ne olmalıdır? (5)
Barzani mi daha tehlikeli PKK mı? (15)
Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (199)
ABD ve İsrail ile ilişkilerimiz nasıl olmalıdır? (279)
Türk Dünyasıyla ilişkilerimiz yeterli mi ?hedef ne olmalıdır? (5)
Beşli Shangay örgütü ile ilişki kurmalı mıyız? (110)
Dış politika ile ilgili diğer konular (1681)


Dış Politika - Dış politika ile ilgili diğer konular konusu hakkında görüşler
Mehmet KOÇAK - (Ziyaretci) 25.05.2022 11:33:34

İran’ın Suriye’yi ele geçirme hamleleri

İran’ın Suriye’yi ele geçirme hamleleri

25 Mayıs 2022



Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com

Rusya, Ukrayna’daki birliklerini güçlendirmek için çok sayıda askeri birliğini Suriye’nin kuzeybatısındaki Lazkiye ve Halep kırsalındaki çeşitli askeri mevzilerden önce Hmeymim Hava Üssü’ne oradan ise Ukrayna cephelerine sevk etmeye devam ediyor.

Rusya bunu yapmaya mecbur kaldı.

Çünkü Ukrayna’da istediği başarıyı elde edemediği gibi beklenmedik direnişle karşılaşması büyük kayıplar vermesine sebep oldu.

Şimdi ise Ukrayna’da içine düştüğü çıkmazdan kurtulmak için Suriye’den sevk edeceği ilave eğitimli askeri birlikleriyle Donbas bölgesindeki Batı destekli Ukrayna direnişini kırmayı ve bölgeyi tamamen işgal etmeyi hedefliyor.

Ancak bu kısmi çekilme ve sevkıyat Ukrayna’da olduğu gibi Suriye’de de yeni çatışmalara sebep olacağı bir gerçektir.

Ruslar’dan boşalan mevzi ve üsleri devralan İran milis güçleriyle İran’a bağlı Lübnan Hizbullah’ı güçleri rejim güçleriyle işbirliği içinde Suriye muhalefet güçlerine saldırmasıyla bölgede çatışmalar yeniden başlayacağı gibi büyük bir göç dalgasına da sebep olacaktır.




Rusya’nın Suriye’den kısmi çekilmesinden sonra boşalan askeri bölge ve üslere Şam desteğiyle İran’ın yerleşmesi aslında Rusya’nın Türkiye’ye bir mesajıdır.

Moskova’nın Ankara’ya gönderdiği mesajlarda Hmeymim Hava Üssü’nden havalanan Rus savaş uçaklarına Türkiye hava sahasını ayrıca Çanakkale ve İstanbul boğazlarının Karadeniz’e uzanan koridorlarının Rus savaş gemilerine kapatılması kararına karşı bir tepki ifadesidir.

Moskova bazı konularda Türkiye’ye tepkisini hatırlatmak için zaman zaman Suriye’nin kuzeyindeki Türkiye’nin nüfuz bölgelerini hedef aldığı bir gerçektir.

Bu madalyonun bir yüzü, diğer yüzünde ise farklı bir gerçek var.

ABD ve AB ile NATO’dan oluşan Batı Cephesi ise bir yandan Ukrayna’daki direnişe her türlü desteğini verirken, diğer yandan ise İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyeliğine destek vererek Rusya’ya yönelik kuşatma projesini sürdürüyor.

Dünya bir yandan Ukrayna’daki Rus işgali diğer yandan ise İsveç ile Finlandiya’nın Nato’ya girme girişimlerindeki gelişmelere kilitlenirken, İran, Suriye’deki Rus güçlerinin kısmi çekilmesinden doğan boşluğu doldurmak ve Suriye üzerinden bölgede yeni güç alanları oluşturma faaliyetleri ise dikkatlerden kaçıyor.

Suriye diktatörü Beşşar Esed’in ‘Rusya’nın Suriye’de bıraktığı hava savunma sistemlerinin akıbeti ve Rusların kısmi çekilişi sonrası oluşan boşluğu doldurması’ için Tahran’a yaptığı ziyaret ile son haftalarda yoğunlaşan Suriyeli ve İranlı yetkililer arasındaki karşılıklı ziyaretler ise Türkiye, Ürdün, Mısır ve İsrail başta olmak üzere bölge ülkelerini rahatsız etti.

Çünkü İran’ın bölge üzerinde mezhebi planı olduğu gibi İran’ın bölge ülkelerinde kendi kontrolü altındaki Şii grupları kullanmakta ve dinî bağları kullanarak manipüle etmeye devam etmektedir.

Bunun sonucu olarak İran’ın bölge üzerindeki mezhebi hesapları gelecekte bir Sünni-Şii çatışmasına dönüşebileceğinden korkuluyor.



2015 yılı sonlarında Suriye’ye yönelik askeri müdahalesinin ardından Hmeymim Hava Üssü’ne konuşlanan Ruslar, gelişmiş S-300 ve S-400 hava savunma sistemlerini İran’a mı yoksa Suriye Ordusuna mı bırakacak? sorusu ise hâlâ netlik kazanmış değil.

Çünkü hem İran hem de Suriye, Rus Hava Savunma Sistemlerine talip.

Rus hava savunma sisteminin savaş uçaklarına karşı kullanılacağından endişelenen İsrail, Suriye Hava Kuvvetleri’nin komutasına veya İran’a verilmeyeceğine dair Rusya’dan bir taahhüt almak için başlattığı pazarlıklar ise devam ediyor.

Kısacası: Ortadoğu, İran’ın mezhebi hesapları ve açık-gizli yayılmacı politikaları bölgede yeni çatışmaların başlamasına sebep olabilir.

Unutulmasın ki, İran bölgede farklı ülkelerdeki Şii unsurları harekete geçirme potansiyeline sahip olduğu gibi tüm bölgesel barış ve huzuru tehdit etmektedir.



Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.