YİNE KAN VE GÖZ YAŞI, YİNE İSRAİL SALDIRISI
Yine Kan ve Göz Yaşı,
Yine İsrail Saldırısı&8230;
Mehmet KOÇAK
``Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım`` kampanyası kapsamında Gazze`ye insani yardım malzemesi götüren 6 gemilik filoya İsrail`in saldırısı ile dünya bir kere daha sarsıldı.
Sadece insani yardım ve barış amaçlı bir girişimdi. Yıllardır zalim İsrail devlet terörünün, ağır saldırı ve baskılarının yanında tam bir kuşatma altında ölüm kalım mücadelesi veren Filistin halkına destek vermeyi amaçlayan bu girişime İsrail saldırı düzenleyerek gerçek yüzünü ortaya koymuştur.
BM kararlarını hiçe sayarak bölgede Müslüman Filistin ve komşu ülkelere yönelik kanlı terör saldırılarını sürdürmeye devam eden İsrail`in bu son eylemiyle tüm dünyaya meydan okumuştur.
Bu eylem bir terör hareketidir.
Bu bir vahşettir ve bu bir çılgınlıktır.
Bu resmen bir korsanlıktır.
Eğer bu kanlı eylemleri cezasız bırakılırsa İsrail üçüncü dünya savaşına sebep olacak saldırıları başlatacak. Çünkü bu saldırlar dünyaya, insan haklarına ve beynelmilel hukuka bir meydan okuyuştur.
Cinnet derecesinde bir tutum sergileyen İsrail, dünyadan gelen tepkileri hiçe saymaktadır ve kanlı saldırılarını her geçen gün arttırarak sürdürmektedir.
Uluslararası hukuk ihlal edilmiştir
BM kararıyla ve uluslar arası hukuk çerçevesinde kabul edilen ve bütün milletlere açık olan Uluslararası sularda İsrail`in insani yardım fiskosuna gerçekleştirdiği saldırı uluslararası hukuk ihlali anlamına gelmektedir.
Dünya Milletler Camiasında kabul edilen ve her ülkenin uyma zorunluluğu olan bu karara göre ``Uluslararası sular` hiç bir ülke tarafından denetlenemez´´. Kendi kara sularında olacak olsa bile açık tehdit olmadıkça güç kullanılmaz. Beyaz bayrak çekmiş ellerinde bir çakı bıçağı bile olmayan bu yardım ve barış gönüllülerine kendi kara sularından 70 mil uzaklıktaki Uluslararası sularda saldıran İsrail devlet güçleri resmen suç işlemişlerdir.
.
BM, AB ve NATO sesiz kalarak suç işliyor
İsrail bu ve benzeri suçları bilerek işlemektedir. BM kararları onun uymak zorunda olmadığı ve uymaması halinde cezalandırılamayacağını çok iyi bilmektedir. Çünkü şimdiye kadar 200`den fazla BM kararına uymadı ve hiçbir cezai müeyyide uygulanmamıştır. Örneğin; 1967 Arap - İsrail savaşını sona erdiren anlaşmayı destekleyen BM Güvenlik Konseyi`nin aldığı karara göre İsrail işgal ettiği topraklardan geri çekilecekti. Ancak İsrail bu karara rağmen hala işgali sürdürmektedir. Diğer bir örnek; BM Genel Kurulu`nda yapılan oylamada 6`ya karşı 150 oyla &8216;duvar yıkılsın` kararı çıktı. Kararda İsrail`den Uluslararası Adalet Divanı`nın verdiği kararlara uyması şart koşuldu.
İsrail, alınan kararlara uymayacağını açıkladı ve Gazze`yi cezaevine çeviren duvar hala ayakta. Bu ve benzerleri tüm kararları hiçe sayan İsrail`e karşı BM hiçbir müdahalede bulunmamıştır. Bu tutum BM`nin güvenirliğini ve itibarını yitirmesine sebep olmuştur. Göstermelik kınamalarla geçiştirildiği için İsrail, Lübnan ve Gazze`ye yönelik saldırılarında aşırı güç kullanarak Soykırıma varan toplu katliamları gerçekleştirmiştir.
Amerikan emperyalizminin himayesi sayesinde İsrail dünyaya meydan okuyan bir tavır içinde Orta doğuda kan akıtırken AB ülkeleri bir karşı duruş sergileme cesareti gösteremiyorlar. Başta barış ve insan hakları kuruluşları olmak üzere BM, NATO ile gibi kuruluşlar İran ve İslam ülkelerine karşı bir dizi bahaneler uydurarak ağır baskılar uygularken, aynı kuruluşlar İsrail söz konusu olduğunda buharlaşıyorlar.
Demek ki; Uluslararası hukuk Yahudi İsrail ile Hıristiyan alemini korumak için işletiliyor&8230;
Ne yapılmalı
· Sadece Müslümanları baskı altına alan BM`ye İslam ülkeleri bir protesto çekmeli. İsrail`in suç dosyası açılmasını ve suçlarından dolayı yargılanması için harekete geçmesi sağlanmalı. BM Güvenlik konseyi bu yönde hareket etmiyorsa İslam ülkeleri BM`den çekilme uyarısında bulunmalı.
· Dünya milletler camiasındaki tüm Sivil Toplum Kuruluşları harekete geçmeli ve bir ortak eylem çerçevesinde İsrail`in dünyaya meydan okuyan tavrına karşı bir duruş sergilemelidir.
· BM ve NATO harekete geçmez ise ve bir takım siyasi argümanlar kullanarak İsrail`in bu saldırısını meşru kılacak girişimler sergilemesi halinde İsrail`in işbirlikçisi ilan edilmeli.
· İslam ülkeleri hükümetleri Türkiye`nin aldığı tavra destek olmalı, siyasi ve diplomatik alanlarda bir ortak tavır takınılmalıdır.
· Türkiye ve demokrasiye inanan, insan haklarına saygılı tüm devletler İsrail`i protesto etmek amacıyla tüm diplomatik ilişkilerini kesmeli.
· Tüm dünya`da sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde İsrail devlet terörü lanetlenmeli ve onurlu bir duruş sergilenmelidir.
· İsrail halen elinde tuttuğu Barış elçilerini derhal serbest bırakmalı.
· İsrail saldırı ve işgallerine karşı tüm toplum ve ülkelerin kendilerini savunma ve koruma hakları desteklenmeli.
· Kısacası İsrail`in bu caniliği cezasız bırakılmamalı ve dünya ayağa kalkmalı.
İsrail ve işbirlikçileri şunu bilmeli ki; İsrail`in saldırı ve işgalleri böyle geldi böyle gitmeyecektir. Bıçak kemiğe dayanmıştır ve gerilimi arttıran İsrail cezasız bırakılmayacaktır.
|
