YANLIŞLAR VE DOĞRU
YANLIŞLAR VE DOĞRU
Büyük Atatürk`ün şeriatın karanlığından ve din adamının tasalludundan kurtarıp aklın rehberliğinde aydınlıklara çıkardığı Türkiye yeniden o bataklığa sürükleniyor.
Nitekim Fethullah Gülen,Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı üzerinden yayınladığı tebliğinde,geniş kitleleri etkileyebilen cemaatinin partilere siyasetleri bazında destek vermesi ve gerekirse bunu geri çekmesinin toplumsal sigorta mekanizması gibi düşünülmesini isterken Türkiye`nin yeni gücü olduğunu ilan etmektedir.
Çatışma yerine aktif sabrı tercihle faaliyetlerinin yoğunlaştığı alanlarda sivil toplumun gelişmesi ve demokratikleşme hedefinde askerle olan ilişkisini de,"Aralarında olan vicdanlı ve demokrat kişiler hatırına darbe dönemlerinde bile hiç bir kuruma düşmanca yaklaşılmadığından" bahisle, Ergenekon davalarının demokrasi yanlısı subay çoğunluğu olmasa açılamayacağı ve devam edemeyeceği örneğiyle veriyor.
Böylesi kahredici noktada Genelkurmay Başkanı Org.Necdet Özel,"Bazı yazar,konuşmacı ve meslek kuruluşu temsilcilerinin başta Atatürk olmak üzere asker kişilerin şerefle taşıdıkları ünvanlarını seviyesizce alay konusu yapmaları talihsizliktir" açıklamasında bulunurken,tam anlamıyla apoletperest,kalite değil fizik disiplinperesti,biçimci bir Atatürkçü profil çizmektedir.
"Paşa" adlı yazısı nedeniyle açıklamanın hedefindeki Bekir Coşkun,Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk`ün,"Ordunun esenliğini yürekten düşünen namuslu ve ahlâklı insanlar ikiyüzlülükten uzaktır"ifadesine yaraşır tarzda, "Asker bir saldırı,bir küçümseme bir yıpratma arıyorsa onu başka yerde arasın"diyor...
Yeni Türkiye`de Genelkurmay yeni profilini yerleştirmeye çalışa-dursun,Rusya Savunma Bakanlığı 3-4 Mayıs`ta Moskova`da ,ABD`nin küresel füze savunma sistemini konuşlandırmasıyla stratejik istikrarın temelinden bozulacağını göstermeyi amaçlayan ve NATO üyesi ülkeler,Çin,Japonya,Güney Kore,Bağımsız Devletler Topluluğundan çok sayıda temsilcinin katıldığı "Uluslararası Füze Savunma Sistemi Konferansı" tertipliyor.
Rusya,ABD`nin İran nükleer programı bahanesiyle Avrupa-Atlantik egemenliği için Polonya,Romanya,Türkiye,Körfez ülkeleri ve Baltık Denizi`nde destroyerlerinde ve Asya-Pasifik`teki egemenliği için Kuzey Kore`nin füzeleri bahanesiyle Okinowa`da Füze Savunma Sistemlerini konuşlandırmasına topraklarının kuşatıldığı ve ulusal tehdite maruz kaldığı yönünde itiraz ediyor.
Nükleer Silahların Azaltılması Anlaşması`ndan ABD ile yeterli tecrübe edinildiği savındadır,İran ya da Kuzey Kore`den bir füze saldırısına karşı savunma yükümlülüğünde ortak olmaya hazır olduğunu -teminen, Füze Savunma Sisteminin komutasında olmanın ısrarında bulunuyor ya da ABD füzesavar sistemi kapsama alanının egemen olduğu toprakları algılamamasını istiyor.
Aksi halde yılların birikimi,güçlükleri,deneyimiyle sağlanmış Rusya ve ABD arasındaki saldırı ve savunma silahları dengesinin giderek küresel ölçekte bozulacağını öngörüyor.
Ne ki Moskova Uluslararası Füze Savunma Sistemi Konferansı öncesi Rusya ve ABD/NATO`nun füze kalkanı sistemiyle ilgili müzakerelerinin çıkmaza girdiği açıklanıyor.
ABD, ne ortaklık ne de sistemin Rusya`ya karşı olmadığına dair yasal garanti vermiyor -aksine,20 Mayıs`ta Chicago NATO Zirvesinde Avrupa Füze Kalkanı Sisteminin operasyon hazırlığını ilan edileceğini duyuruyor.
Rusya`nın füze savunma planları için askeri ve teknik yöntemlerini geliştirmekten başka çaresi kalmıyor.
Genelkurmay Başkanı Nikolai Makarov,"Eğer durum kötüye giderse tahrip edici ön saldırı kararı alınacaktır"diyor...
Tahrip edici ön saldırıya Rusya Devlet Başkanlığına gün sayan Vladimir Putin açıklık getiriyor.
Özellikle NATO`nun Türkiye`nin de dahil olduğu füze kalkanı sistemini örnekle,"NATO`nun füze kalkanı sistemiyle aşık atacak pahalı bir füze yerine herhangi bir füze kalkanı sisteminin üstesinden gelebilecek stratejik nükleer güç ile hava ve uzay savunma sistemi geliştirilmelidir.ABD`nin küresel füze kalkanına ve onun Avrupa`daki parçasına askeri ve teknik cevap verimli ve asimetrik olmalıdır"derken yeni bir silahlanma çağına işaret ediyor,"Esas olarak silah sistemleri yenileştirilecek ve güçlendirilecek"diyor.
Bu konunun yarınların belirlenmesinin başlıca etkeni olacağı anlaşılıyor.
Asimetrik Savaşı,Türkiye`de ilk kez Türkiye Cumhuriyeti 26.Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ifade etmişti-ki,TCK`nın 314/1 örgüt yöneticiliği ve 312/1 cebir ve şiddet kullanarak TC hükümetini ortadan kaldırma maddeleri gereğince tutuklu bulunuyor!
Asimetrik Savaş,güçsüz olan askeri birliğin daha güçlü askeri birliklere karşı yürüttüğü klasik olmayan yeni bir savaş türünü harp ile siyaset,asker ile sivil,barış ile çatışma,savaş alanı ile güvenli bölge arasında bulanıklık oluşturmak anlamına geliyor.
Karmaşık ve uzun dönemli,terörizmden yararlanılan,ulusal kültüre tecavüz eden,etnik ve dinsel kimliklere müdahale edilen,medyayla manipülasyoncu,politik-ekonomik,dahili ve askeri tüm unsurları kullanan,düşük yoğunluklu,sınır tanımayan bir savaş kastediliyor.
Küresel güvenlik,istikrar ve gelişmenin dengesinde Rusya ve ABD`nin yaşadığı Füze Savunma Sistemi ihtilafı Stratejik Saldırı Silahlarında İndirim,Nükleer Enerjiden Barışçıl Amaçlarla Yararlanma İşbirliği Andlaşmalarını da tehdit etmek kaydıyla -işte, Ortadoğu`da İran,Irak ve Suriye sorunlarında yoğunlaşmıştır-ki,Rusya`nın açıkça asimetrik savaş ilan etmesiyle sadece bölgenin değil Avrupa`nın, Uzakdoğu,Hindistan,Pakistan bölgesinin de çok farklı bir çehreye bürünmesi kaçınılmaz görünüyor.
Din siyaseti lideri Fethullah Gülen ve TBMM iradesi olmaksızın,o vizyonun siyasi lideri Başbakan Erdoğan`ın kendi tasarrufuyla angaje olduğu ABD`nin Büyük Ortadoğu ve Medeniyetler İttifakı projelerindeki görevleri ifasıyla Türkiye İran,Irak ve Suriye sorunlarının bizzat tarafıdır-doğallıkla, Rusya`dan asimetrik savaşın muhatabı olunması mutlak hale geliyor.
Hızlı bir silahlanma yarışı-artık,100 adet F-35`ten sonra NATO savaş uçaklarına ve helikopterlerine hizmet verecek bir uçak gemisi mi,bu gemiye dikey iniş-kalkış yapabilen uçaklar mı, uzun menzilli füzeleri etkisiz hale getirmek için Patriot füzeleri ve bataryaları mı, daha neler neler karşısında Mehmetçiği ve Türk halkını kestirmenin olanağı bulunmuyor.
ABD ve Rusya arasında uzlaşmaya kadar İran,Irak,Suriye ve Türkiye`de Kürtler`in arkası mı sıvazlanacak ya da ekonomiye hasar mı verileceği görülecektir.
Fakat kendilerini esir olarak ilan eden TSK`nın tutuklu subayları ve tutuklu Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ`un millete gösterdiği-işbu,asimetrik savaşta, Başkomutan Atatürk`ün,"Bir Türk komutanının, ordusunu kullanmaksızın, herhangi bir kötü tesadüf ve kötü şans eseri bile olsa, düşmana esir düşmesini biz mazur görsek de, tarih bunu asla affetmez ve affetmemelidir"ifadesine rağmen,
Genelkurmay Başkanı Necdet Özer`in Atatürkçü düşünce sistemine sadık, çağcıl, kaliteperest bir Türk subayı olmak hasletiyle tüm değerleri hallaç pamuğu gibi atan,ayrıştıran ve ülkeyi kaosun eşiğine getiren bu siyasetle ne yapacağını bilmek,Türkiye`nin yarınlarına ışık veriyor...
5.5.2012
ahmetkilicaslanaytar@gmail.com
|
