Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10207
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2290) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (424) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (849) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (543) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (891) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3430) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3430)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Nurullah AYDIN - (Ziyaretci) 15.06.2011 01:55:27

SUÇLULARIN ZAFERİ, GENETİK KODLARDA DEĞİŞİM

Nurullah AYDIN

14 Haziran 2011-ANKARA



SUÇLULARIN ZAFERİ: GENETİK KODLARDA DEĞİŞİM



Seçim yapıldı. Meclis öncekiler gibi yine dokunulmazlık zırhına sahip olacak, hırsızlar, katiller, teröristler, rüşvetçiler, görevi kötüye kullananlar gibi bir çok suçlularla oluşacak. Halk bile bile birçok işbirlikçi, liboş, din istismarcısı münafık, dönek maymunlaşan tipleri tercih etti. Peki ama neden, niçin?



Halk mı ahlaksızlaştı yoksa aklı mı tutuldu? Evet ne oldu? Yoksulluğun, yolsuzluğun, soygunun, talanın ayyuka çıktığı, zenginleşen bir avuç kesimin şatafat içinde yaşadığı yığınların işsiz, gelir düzeyi düşük olmasına rağmen böylesine bir tercih için bir neden olmalı.



Türkiye toplumu; dürüst, namuslu, ahlaklı olarak bilinen bir toplumdur. Adil yönetim, yüzyıllarca üç kıtada varlığını hissettirmişti. Hakkı, hukuku, adaleti şiar edinen bir toplumdu. Devlet gücünü istismar eden devleti yönetenlerin bile kellesinin gitmesine, mal varlığına el konulmasını getiriyordu. Yolsuzluğa, ahlaksızlığa geçit vermeme anlayışı hakimdi.



Peki ne oldu da son zamanlarda ahlaksızlar, yalancılar, dolandırıcılar, teröristler, katiller, işbirlikçiler, halk tarafından benimseniyor, seviliyor, tercih ediliyor?



Herkes yorum yapıyor. Yok oylar hizmete verilmiş, yok iyi çalışılmış gibi atıp tutan çok.



Halk sızlanmasına rağmen, yıllarca sorunlar oluşturan, çözmeyen, kendilerini ve yandaşlarını zenginleştirenleri, kendi sefaletine neden olanları niçin seçtiler?



Bakın; İnsan beyninin ürettiği dalgaları tespit etmek suretiyle düşünceler okunabileceğine ve kaydedilebileceğine ilişkin çalışmalar sürüyor.



Böyle bir icat gerçekleştirilmiş olsa ve bu aletten yeteri kadar üretilse, o zaman insanlar arası ilişkiler nasıl olacak, iletişim nasıl kurulacak, devlet işleyişi nasıl olacak sorusu soruluyor.



Bir düşünelim; güç ve yetki sahiplerinin elinin altında böyle aletler olsa ne yaparlardı? Herhalde, daha insan beynindeyken düşünceleri değiştirir veya insan beyninden silerlerdi.



Öyle ya insan düşüncesini okuyabilmek mümkün olursa, insan hafızasını silmek ve yerine birkaç dakika içinde yeni bir hafıza yerleştirmek de ardından gelirdi. Böylece; bu bilimsel kapasiteyi eline geçiren güç, bütün insanları robot gibi kullanabilirdi.



Aslında; insanları robot olarak kullanabilmek için düşüncelerini okumaya veya bilgisayardaki gibi hafızalarını silip yerine başka bilgiler doldurma yeteneğine sahip makinelere gerek de yok. Çünkü günümüzde de tarih bilincini, kimlik bilincini, beynindeki inanç haritasını değiştirdikleri insanları robot olarak kullanabiliyorlar.



İşte bugün; operasyonunu, insanların algılamasını değiştirmekle görevli, bilim adamları, yazarlar, gazeteciler ve televizyoncular yapıyor. Kısacası, devletlere, milletlere hâkim olmak isteyenler, bunu insanları ikna etmek suretiyle ve medya vasıtasıyla başarıyor!



Esasen, insanları medya manyağı, müzik manyağı, spor manyağı haline getirmek, derin güçlerin kullandığı yöntemlerdir.



İnsan; bilinçaltı, gürültü, ritim ve saldırgan sesleri, renk bakımından zenginleştirilmiş hipno-renk etkilerini, herhangi bir sanatla karşılaştırma yapılamayacak kadar büyük ve inanılmaz bir hızla benimser. Bu tahriklerle manevi zekA körelir, bilinçaltı ve tanımayı sağlayan genetik program bozulur.



Toplumun genetiği değişmiş durumda. Toplumu bu KABUSTAN kim, nasıl uyandıracak?



Önce hafızaları tazelemek gerekiyor. Yoksa, uyuşturulmuş sürü psikolojisine sokulmuş düşünme sorgulama yeteneğini kaybetmiş insan, insan olmak erdemliliğini, gerçekleri, kimin kim olduğunu anlayabilir mi ki?



Günün Sözü: İyilerle kötüler savaşında kaybetsen bile, yine de iyilik mücadelesi ver.





Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.