Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10208
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2291) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (424) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (849) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (543) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (891) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3430) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3430)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Gön.Selim Özübek.Yazı:Gökçe Fırat. - (Ziyaretci) 3.05.2010 11:51:22

PKK`YI KARADENİZ`E SOKMAYACAĞIZ

PKK`yı Karadeniz`e sokmayacağız!

PKK Karadeniz`de



PKK`lı Ahmet Türk ve arkadaşları Samsun`a gitmiş ve ``Karadeniz`de PKK`nın meşrulaştırılması´´ için ilk adımı atmıştı. Ancak daha ilk adımda Karadeniz ``PKK`ya dur´´ dedi ve cesur bir Türk genci PKK`ya tepkisini göstererek Ahmet Türk`ü yumrukladı.

Ahmet Türk`e yönelik bu tepki genel olarak tüm Türklerin, özel olarak da Karadeniz`in PKK`ya yönelik tavrını ortaya koyuyordu. Artık teröristler ellerini kollarını sallaya sallaya Türk mahallelerinde PKK terörünü savunamayacaktı.

PKK`nın karşılaştığı bu tepkiye misilleme yapması bekleniyordu ve onlar da Samsun`da iki polisimizi şehit ederek cevap verdiler.

Ahmet Türk ve diğer PKK`lılar polislerimizin şehit edilmesi üzerine PKK`yı kınamadılar. Zaten onlardan PKK`yı kınamalarını beklemek saflık olurdu. Çünkü Ahmet Türk en az otuz yıldır Apo`ya kulluk eden ve onun sözünden asla dışarı çıkmayan bir terör yandaşıydı.

Nitekim bu hafta yargılandığı bir mahkemede Ahmet Türk`e ``PKK`yı silahlı terör örgütü olarak görüp görmediği´´ soruldu. Ahmet Türk elbette mahkeme karşısında da PKK`ya terör örgütü demedi!

Kendisini barış yanlısı, şiddet karşıtı göstermeye çalışan medyaya karşın Ahmet Türk yine silahın, şiddetin ve terörün koruyuculuğunu yaptı.

Türk`ü kendi şehrinde ve evinde öldürmek!

Samsun`daki terörist misillemenin hemen ardından yeni bir gelişme yaşandı ve PKK Giresun`da bir askeri konvoya mayınlı saldırıda bulundu. Saldırıda bir askerimiz şehit oldu..

Saldırının Karadeniz`de olması son derece anlamlıdır. Çünkü PKK uzun yıllardır Karadeniz`e açılmak istemektedir.

Karadeniz son derece önemli bir bölgedir. Bunun ilk nedeni elbette Karadeniz insanımızın milliyetçi hassasiyetinin yüksek olmasıdır.

Ama PKK açısından Karadeniz`in anlamı çok daha fazladır.

Öncelikle Samsun`da başlayan terörist saldırılar PKK`nın Türk şehirlerine yönelik terörist tehdididir. PKK, kendisine ve yandaşlarına tepki gösteren tüm bölge halkına açık bir mesaj göndermekte ve tepkinin karşılığının terörist saldırı olacağını söylemektedir.

Kimileri için çok önemsenmeyebilir belki ama terörün tüm bölgeleri ele geçirme stratejisi aynıdır. PKK`nın taktiği gireceği bölgede önce halkı terörle korkutmak, sindirmek sonrasında ise kendi yandaşı haline getirmektir.

Diğer bir mesaj ise tüm Türk milletinedir. PKK`ya karşı çıkan Türklere ``sonunuz ölüm olur´´ denmektedir.

Bugüne kadar PKK terörünün merkezi hep Güneydoğu olmuştu. Bu saldırıların hedefi elbette yine Türklerdi ama bu Türkler Güneydoğu`daki askerlerimiz, polislerimiz ve bölgede görevli memurlarımızdı. Yani Güneydoğu`ya giden Türk PKK tarafından öldürülüyordu.

Samsun ve Giresun ise artık Türk`ün kendi şehrinde ve evinde bile öldürüleceği anlamına gelmektedir. Terörün hakimiyet alanı Güneydoğu`yu aşmış ve gelip en milliyetçi Türk bölgelerine kadar dayanmıştır.

PKK`nın Karadeniz`e sızma stratejisi



Kürt İstilasının hedefindeki limanlar ve liman şehirleri: İçel, Adana, Samsun, Trabzon




Bu noktada Karedeniz`in diğer Türk bölgelerinden farklılığı öne çıkmaktadır.

PKK çok uzun bir dönemdir Ege ve Akdeniz kıyı şeridi başka olmak üzere tüm Türk bölgelerine bir istila hareketi düzenlemektedir.

Bu istila hareketinde ele geçmeyen iki bölge vardır biri Karadeniz diğeri ise İç Anadolu bölgesi. PKK`nın bu bölgelerde şansı çok azdır çünkü bu bölgeler daha içe kapalıdır. Dışarıdan az göç alır ve tarihi olarak da milliyetçi bölgelerdir.

Bunu aşmak için PKK, Tokat, Ordu, Giresun gibi illerimizin özellikle Alevi köylük alanlarında taban kazanma çalışması yürütmektedir.

Nitekim askerlerimize pusu kurulan bölgenin Ordu ve Giresun`un İç Anadolu`ya bakan dağlık bölgesi olması önemlidir. PKK, bu bölgede bazı Türk sol örgütlerinin de yardımıyla saklanabilmektedir.

Diğer bir yol ise özellikle Samsun`a girmektir. Samsun, büyükşehirdir, nispeten daha kozmopolittir ve PKK`nın istila hareketi burada çok fark ettirilmeden başarılabilir.

Trabzon`da iki haftada belli olacak bir Kürt istilası Samsun`da belki iki yılda bile fark edilmeyebilir. PKK sinsi bir şekilde şimdi bunu tezgahlamaktadır.

PKK`nın Karadeniz stratejisi Türkiye`de hemen hemen kimse tarafından önemsenmemektedir. Oysa TÜRKSOLU bu konuda çok önceden beri uyarılar yapmaktadır.

15 Ağustos 2005 tarihli bir başyazımızda Kürt istilasını ele almış ve şöyle demiştik:

``...Kürt istilacılığı şu anda iki yeni hat daha açmış bulunmaktadır.

1- Sivas-Tunceli hattından Doğu Anadolu, İç Anadolu ve Karadeniz`e çıkma.

Nitekim Erzincan, Sivas, Tokat, Ordu, Samsun şu an bu yeni hattın hedefi durumundadır. Bu yoldan PKK Karadeniz`e açılacaktır.´´

Karadeniz heden hedef?

PKK`nın Karadeniz`de işi ne peki?

PKK hedefi Kürt devleti kurmak olan bir bölücü hareket olsa idi Güneydoğu ile yetinirdi ama PKK`nın özellikle Türk bölgelerinde faaliyet yürüttüğünü görüyoruz. Çünkü PKK basit bir bölücü ve ayrılıkçı hareket değildir. PKK doğrudan ABD tarafından kurulmuş ve ABD tarafından yönetilen ve hedefi Türkleri Anadolu`dan atmak olan bir harekettir.

Bu nedenle de PKK Türk şehirlerini istila etmekte ve Türkiye`de nüfus bileşimini değiştirmeye çalışmaktadır. Büyükşehirlerde bunun yolu Kürt nüfusunun arttırılmasıdır.

Ama bu metod Karadeniz`de tutmaz. Fakat Karadeniz`deki PKK yapılanması burada başka tür etnik ayrılıklar yaratmak içindir. PKK çok açık bir şekilde bölgede Laz, Hemşin, Çerkes, Gürcü, Rum gibi etnik temelli ayrılıkçı tohumlar ekmek istemekte, bu bölgede Türk millliyetçiliğini zayıflatmak ve bunun yerine etnik kimlikleri öne çıkartmak istemektedir.

Plan tipik emperyalist plandır. Türklük, etnik alt kimliklere bölünecektir. Karadeniz bu açıdan hassas bir alandır.

Yine daha 2004 yılında bu konuda da TÜRKSOLU`nda bir uyarıda bulunmuştuk:

``....

Türk toprağında güçlü olmak için, liman şehirlerinde denetim kurmak gerekmektedir. Limanlar, hem yabancıların ülkeye giriş noktası hem de bölücülüğün dışarıyla buluşma noktasıdır. Yani hem iç hem dış düşmanı engellemek için liman şehirlerinde güçlü olmak gerekir.

Bu bakımdan kritik iki hat vardır. Birincisi güneyde İskenderun ve Mersin Limanları. Bu limanlar hem ABD emperyalizminin Ortadoğu`ya açılma kapısı hem de Kürt bölücülüğünün denizlere açılma noktasıdır. O nedenle İskenderun-Mersin hattında güçlü durmak gerekir.

İkinci hat Samsun-Trabzon limanlarıdır. Şu an çok ön planda durmasa da ABD`nin Rusya`da girişeceği karıştırma politikasının ilk üssü Kafkaslar olacaktır. Trabzon ve Samsun limanları Kafkaslar`a açılan kapıdır. Bu bakımdan ABD için de Rusya için de stratejik önemi vardır.

Türkiye için ikinci önemi ise Ermeni, Pontus, Gürcü, Laz bölücülüklerinin de bu limanların hinterlandında yerleşmiş olmasıdır.

Bu iki liman hattı, güneyde Akdeniz`de ve kuzeyde Karadeniz`de Türk için direnme hattıdır. Ama burayı şimdilik direnme hattı olarak kullansak bile, Türk Tezi için bu bölgeler, Türk coğrafyasını birleştirmenin limanları olacaktır. Bu perspektif de kaybedilmemelidir.´´

Uyanık olalım

Peki bu açık ABD-PKK planına karşı Türkler ne yapmalı?

Elbette sağduyuyu elden bırakmamalı ve Karadeniz`e sızmaya çalışan PKK`ya gördüğü yerde yumruğunu indirmelidir.

Teröristin girdiği Karadeniz`de bilelim ki tek bir Türk bile kalmaz.

Güneydoğu`da gelişen terör nasıl o bölgedeki Türkleri oradan kaçırttıysa aynı şekilde Karadeniz`de de kaçırtır.

Bölgede PKK ve yandaşlarının etnik bölücü, kışkırtıcı propagandalarına karşın Türk milliyetçiliğinin propagandası daha da yükseltilmeli ve yaygınlaştırılmalıdır.

Ve şunu hiç unutmayalım ki Karadeniz bir zamanlar Türklerin iç deniziydi. Karşı kıyılar birer Türk şehri, insanları Türklerdi.

Emperyalist planlara karşı uyanık olmayan Osmanlı, iç denizi yitirdi ve Karadeniz`e şu anda sadece kıyımız var.

Eğer Türkiye Cumhuriyeti de uyanık olmazsa bilelim ki Karadeniz`e kıyımız bile olmayacak...

Gökçe FIRAT
--
"Bu ülke batının emperyalizminden,
doğunun da vicdan sömürüsünden kurtulursa
ancak o zaman aydınlık günlere kavuşur"
Mustafa Kemal Atatürk


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.