HUKUK, DEMOKRASİ VE MÜCADELE!
Nurullah AYDIN
3 Kasım 2010
HUKUK, DEMOKRASİ VE MÜCADELE!
Bugün; Türkiye`de adalet, hukuk, demokrasi sağlıklı işliyor mu?
Bakın; 700 den fazla suç dosyalı, yani yargılanması gereken milletvekillerinin oluşturduğu TBMM nelerle uğraşıyor! Suçlular meclisi ülkenin kanunlarını yapıyor, ülkeyi yönetiyor.
TBMM Adalet Komisyonu, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak`ın, görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine uygulanan hapis cezalarında indirime gidilmesini öngören kanun teklifini kabul etti.
CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Bunun kişiye özel olmayan soyut bir düzenleme olduğuna insanları ikna edebilir misiniz? Parlamentoya yakışmıyor. Ülkenin soyulmasına çanak tutacak bir yasal düzenlemeyi gündeme getirebiliyorsunuz. Türkiye`de yolsuzluk hızla artarken bunu özendirecek, cezasız bırakacak bir düzenleme ile karşımıza gelebiliyorsunuz`` diye tepki gösterildi.
Teklifin yolsuzlukla mücadeleyi zaafa uğratacağını iddia eden Öztürk, ``Düzenleme yaparken toplumun vicdanını sızlatmamak lazım. Düzenleme toplumun vicdanını sızlatan bir düzenlemedir. Bu düzenlemenin çok ahlaklı bir düzenleme olduğuna inanmıyorum. Oy birliğiyle reddedilsin`` diye konuştu.
CHP Ordu Milletvekili Rahmi Güner, teklifin kabul edilmesi durumunda caydırıcılığının ortadan kalkacağını, suç işleyenlere prim verileceğini savundu.
MHP Kırşehir Milletvekili Metin Çobanoğlu da Bakan Ergin`in toplantıya katılmamasını eleştirdi. Teklifin reddedilmesini isteyen Çobanoğlu, ``Bu, yolsuzluğu, hırsızlığı teşvik edecek bir tekliftir. Bu suçu işleyenleri hapsetmek mümkün olmayacak. Yetim hakkı yiyenleri cezadan kurtaracak`` dedi.
CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, teklifin ``yangından mal kaçırılır gibi getirildiğini`` öne sürerek, kuvvetler ayrılığı ilkesinin ortadan kalktığını, her şeyin yürütmeye bağlandığını öne sürdü.
Teklifle TCK`nın ``görevi kötüye kullanma`` başlıklı 257. maddesinde değişikliğe gidiliyor.
Maddedeki ``kazanç`` kelimesi yerine, ``menfaat`` kelimesi getirilerek suçun kapsamı genişletiliyor.
Teklife göre, ayrıca, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisine uygulanan hapis cezasının alt sınırı 1 yıldan 6 aya, üst sınırı da 3 yıldan 2 yıla indiriliyor.
Görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisine verilen hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 3 aya, üst sınırı 2 yıldan 1 yıla düşürülüyor.
Teklif, ``İrtikap suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden, kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi ise 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezasına çarptırılır`` hükmünü içeriyor.
Bakın; Bingöl depreminde 85 kişiye mezar olan Çeltiksuyu Pansiyonlu İlköğretim Okulu`nun müteahhidi Şeref Bozkuş`un, yargılandığı süreçte bir okul daha yaptığı ortaya çıkmıştı.
Esenyurt`ta ters şeride giren hafriyat kamyonunun altında can veren üniversite öğrencisi Dilara`yı ezen şoför tutuklandı. Ancak o da tıpkı Bursa`da 5 kişiyi öldüren Atıl Arda Yavuz ve daha onlarcası gibi birkaç ay sonra aramızda olacak. 5 kişinin ölümüne 5 kişinin de yaralanmasına neden olan üniversite öğrencisi Arda Yavuz, 10 aylık mahkumiyetin ardından serbest kalıyor.. 22,5 yıl hapis cezası ile yargılandıktan sonra 5 yıl 10 ay cezaya çarptırılan Yavuz`un 10 ayda tahliye edilmesi kazada yakınlarını kaybeden aileleri isyan ettirmişdi. .
Cinayet gibi kazalara karışan ve gencecik insanların ölümüne neden olan sürücüler birkaç aylık mahkumiyetin ardından serbest kalıyor.
Bu ve benzeri olaylar, yargılama ve kanunlar konusunda çaba gösteren var mı? Yok. Bir de hukuk, demokrasi, özgürlük demezler mi, insan bir tuhaf oluyor.
GünÜn Sözü: Her an her şeyin, beklediğinin tersi olabileceğini gözardı etme.
|
