Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10207
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2290) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (424) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (849) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (543) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (891) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3430) |

Görüş bildirebileceğiniz Diğer konuları
Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular (3430)


Diğer - Görüş bildirmek istediğiniz diğer konular konusu hakkında görüşler
Nurullah AYDIN - (Ziyaretci) 22.12.2010 20:29:12

DİNLEME, TAKİP VE KORKU PARONAYASI!

Nurullah AYDIN
22 Aralık 2010

DİNLEME, TAKİP VE KORKU PARONAYASI!

Türkiye`de telekulak kuşkusu var. DMS tipi santral aracılığıyla görüşme yapan 6 milyon abone, hiç ilgileri olmadığı konular nedeniyle istihbari amaçla dinleniyormuş. Dinleme kapsamında önemli devlet kurumları da var

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı`nın, Yargıtay ve Danıştay telefonlarının dinlendiği iddiasıyla yürüttüğü soruşturmada verilen takipsizlik kararında yer alan tespitler, telefon dinlemelerin geldiği ürkütücü boyutları ortaya koyuyor.

TİB Başkanı Fethi Şimşek ise 6 milyon aboneyi ilgilendiren dinlenme kuşkusu ile ilgili olarak, ``Bu tür bir dinleme kararı geldiğinde dinlemenin teknik ve hukuki olarak mümkün olmadığını ilgili kuruma bildiriyoruz´´ demiş ve TİB`in tartışmalara yol açmamak için ses ayrıştırıcı sistemi de almadığını söylemişti.

TİB`de arama ve keşif yapan bilirkişi heyetine de dinleme kararı verilen telefonların DMS santralinden görüşme yapan PRI hattının alt abonesi olması durumunda, haklarında dinleme kararı bulunmayan diğer kişilerin de seslerinin kaydedilmesine yol açacak şekilde bir teknik imkana kurumun sahip olmadığı açıklanmıştı.

DMS tipi santralleri yapan Netaş firmasının yetkilisi Ömer Seyrek`in savcılıkta tanık olarak verdiği ifadesinde şunları söylüyor: ``Yenişehir-1 santrali DMS tipi, Netaş`a ait bir santraldir. Bu ana santrale bağlı PRI servisi (kurumların dahili telefon santralleri) verilen aboneler hakkında bir dinleme kararı bulunduğu takdirde, santralin teknik özelliği nedeniyle, o PRI hattından geçen tüm konuşmalar tamamen TİB`e aktarılmaktadır.

TİB tarafında işletilen IMS sistemi ile ilgili bir yazılım vardır. Firmamız tarafından yazılıp TİB`e teslim edilmiştir. Bu IMS yazılımına, PRI hattının pilot numarası girilerek tanımlama yapıldığında, o PRI hattından geçen tüm konuşmaların TİB`e iletilmesi gerekmektedir. Bildiğim kadarı ile teknik olarak TİB sistemine düşen tüm sesler, oradaki bir yazılım aracılığı ile ayrıştırılabilmektedir. TİB aslında böyle bir teknik imkana sahiptir. Bununla ilgili Netaş tarafından yazılım geliştirilerek TİB`e teslim edilmiştir.´´

Savcılık bunun üzerine TİB`e bir müzekkere yazarak, Netaş`tan alınan arayüz programıyla ilgili neden bilgi vermediklerini, bu arayüzün, adli ve önleme dinlemelerinde kullanılıp kullanılmadığını sorarak, TİB`deki kurum içi yazışmaların da gönderilmesini ister.

Başsavcılık: ``Her ne kadar daha sonradan Başsavcılığımız tarafından ortaya çıkartılan ve TİB`in teknik nedenler ile dinleme yapılamadığı yolundaki savunmasının aksine aktif ve kullanımda olduğu tespit edilen ilgili arayüzde ayrıca arama yapılmış, ancak bu arayüzde de herhangi bir veri tespit edilememiştir. TİB yetkilileri, sahip oldukları ve sonradan ortaya çıkan bu teknik imkanın adli/önleyici dinleme işlemlerinde kullanılmadığını beyan etmişlerdir. Resmi cevap yazısından anlaşılacağı üzere bu ekranın sadece istihbari nitelikteki dinleme işlemlerinde kullanıldığı anlaşılmaktadır.´´

Telefon dinlemelerinin düzenlendiği yasalarda, adli ve önleme dinlemesi olarak iki tür dinleme düzenleniyor. Her iki tür dinleme için de hakim kararı alınması gerekiyor, ancak önleme dinlemesi sonucu elde edilen kayıtlar, mahkemelerde delil olarak kullanılamıyor.

Önleme dinlemesi bu yüzden istihbari dinleme olarak da niteleniyor. Ancak savcılığın adli, önleme ve istihbari dinleme olmak üzere 3 tür dinlemeye ilişkin değerlendirme yapması ve TİB yetkililerinin Savcılığa, ``konunun gizliliği gereği bilgi verilmediğini´´ söylemeleri, yeni soru işaretlerine neden oluyor.

Bu durum, yasada yazılı önleme dinlemesi dışında istihbarat örgütleri için dinleme yapıldığı kuşkusunu ortaya çıkarıyor.

Ne diyelim; korkunun egemen olmadığı bir Türkiye özlemi için herkes çaba göstermelidir!

Günün Sözü: Olumsuz insan zihin kirliliği yaratır.


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.