Türk Meclisi

Anasayfa Görüşler Tartışmalar Haber & Yorum Temel Bilgiler Anketler Arama İletişim
Türk Meclisinde kayıtl?toplam kullanıc? 1832
Görüşlerde Yer alan toplam Makale sayıs? 10202
Açılan toplam Tartışma konusu sayıs? 236
Tartışma Panelindendeki toplam Mesaj Sayıs? 756
Toplam 798 Bilgi Makalesi ve toplam 2053 Haber bulunmaktadır.
Üye olmak istiyorum
Şifremi unuttum
Kullanıcı Sözleşmesi
Kullanıcı:
Şifre:
Görüş bildirebileceğiniz Ana Kategoriler
Anayasal Düzen (154) | Dış Politika (2287) | Ekonomi (234) | Eğitim (91) | Devlet Kurumlarımız ve Memurlar (63) | Adalet (71) | Milli Kültür (424) | Gençlik (27) | Siyasi Partiler ve Siyasetciler (849) | Tarım (147) | Sanayi (13) | Serbest Meslek Mensupları (5) | Meslek Kuruluşları (2) | Basın ve Televizyon (19) | Din (542) | Yurt Dışındaki Vatandaşlarımız (54) | Bilim ve Teknoloji (13) | Milli Güvenlik (624) | Türk Dünyası (890) | Şiir (77) | Sağlık (186) | Diğer (3430) |

Görüş bildirebileceğiniz Anayasal Düzen konuları
Üniter ve Laik devlet yapımız sasılıyor mu ? (14)
Yeni Anayasa çalışmalarının hedefi sizce nedir? (21)
Demokratik yapımız demokratik mi? Neler yapılmalıdır? (8)
Anayasa hakkında diğer konular (111)


Anayasal Düzen - Anayasa hakkında diğer konular konusu hakkında görüşler
Ömer SAĞLAM - (Ziyaretci) 24.02.2012 19:14:53

SELAMÜN ALEYKÜM PAPAZ EFENDİ!

Selâmün aleyküm papaz efendi!

Radikal gazetesinin haberine göre; TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu`nu ziyaret eden Fener Rum Patriği`ne, komisyon üyesi MHP`li Oktay Öztürk, ``Türk vatandaşlığını nasıl tanımlarsınız?´´ şeklinde ilginç bir soru soruyor. Patrik Barholomeos`un bu soruya verdiği cevap, sorulan sorudan da ilginç ve muhtemelen Sayın Oktay Öztürk`ün beklediği cevaptan çok daha güzel. Patriğin cevabı şöyle:

``Türk devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes, din, mezhep, dil ve etnik köken gözetilmeksizin Türk`tür. Türklük, bütün Türk vatandaşlarının beraberce varlığının ve dayanışmasının ifadesidir&8230;´´. Gazete, MHP`li Oktay Öztürk`ün (herhalde hiç beklemediği) böyle bir cevap karşısında duygulanarak patriğe teşekkür ettiğini belirtmiş haberinde().

Şimdi denilecektir ki; ``patriğin muhtemelen bir beklentisi vardır. Böyle bir cevap vermek suretiyle takiyye yapmaktadır. Rum azınlığın ilave haklar elde etmesi için böyle bir konuşma yapmış olabilir. Üstelik soruyu soran vekilin MHP`li olduğunu düşünerek, bir anlamda niyet okuyuculuğu yaparak nabza göre şerbet vermek istemiş olabilir&8230;´´. Elbette mümkündür. Ancak Patriğin niyeti ne olursa olsun, vermiş olduğu cevap gerçekten de harika bir cevaptır ve tarihler bu cevabı kayda geçmiştir. Böyle bir cevabı, benim diyen ülkücü bile sanırım biraz zor verir. Habere göre; MHP`li Oktay Öztürk`ün duygulanıp Patriğe teşekkür etmesi galiba bundan dolayıdır.

Öte yandan bana göre; Bartholomeos vermiş olduğu cevapta son derece samimidir. Rum azınlık adına beklentileri olsa da fark etmez. Bu ülkede, bırakın beklenti içinde olmayı, büsbütün devleti ele geçiren bir kısım zevatın Türklüğü ağızlarına almaya çekindikleri bir zamanda Fener Rum Patriği`nin böyle bir cevap vermesi alkışlanacak bir olaydır. İşin çok daha ilginç tarafı, Oktay Öztürk, sormuş olduğu soruyla Patrik`ten ``Vatandaşlık´´ tanımı istediği halde, Patrik vermiş olduğu cevapla ``Türklük tanımı´´ yapmıştır. Türklük kavramının, üst kimlik olduğunu ve Türkiye`deki bütün etnik unsurların üstünde şemsiye görevi gören toplayıcı ve kapsayıcı bir terim olduğunu söylemiştir. MHP`nin ve ülkücülerin ``Türklük´´ anlayışı ve tanımları da zaten böyledir. Onlar da Türklüğü aşağı yukarı Patrik Bartholomeos gibi ``Türk devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes, din, mezhep, dil ve etnik köken gözetilmeksizin Türk`tür. Türklük, bütün Türk vatandaşlarının beraberce varlığının ve dayanışmasının ifadesidir&8230;´´ şeklinde tarif etmektedirler.

İşte bu sebeple, konuya ilişkin haberi okuyunca facebook sayfamda yapmış olduğum yorum şu oldu ``Selâmün aleyküm Ülküdaş!´´. İlgili haberde, Patriğin Heybeli Ada Ruhban Okulu`nun açılması gibi bazı isteklerde bulunduğu söyleniyor. Bu istekler bana göre normal isteklerdir ve Türkiye Cumhuriyeti bu istekleri ciddi ciddi değerlendirmeye almalıdır. Şahsen, Tevhid-i Tedrisat Kanunu hükümleri çerçevesinde, mesela YÖK`ün denetim ve gözetiminde bu okulun açılabileceğini her zaman savunmuşumdur ben. Örneğin İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi`ne bağlı bir kürsü olarak da açılabilir Haybeli Ada Ruhban Okulu.

TRT`nin bir kanalını Kürtçeye tahsis etmekle ve Mardin Artuklu Üniversitesi`nde Kürt Enstitüsü açmakla yıkılmadığımıza göre Heybeli Ada Ruhban Okulu`nu yeniden faaliyete geçirmekle evvel Allah yine yıkılmayız. Yunanistan`ın iflas edip sefaletle boğuştuğu bir zamanda, dünyanın 16`ıncı büyük ekonomisine sahip olarak G-20 ülkeleri içinde yer alan Türkiye, bu tür isteklere cevap vermekten korkmamalıdır.

Bana göre; Türkiye`deki Rum azınlık ile Yunanistan`daki insanlar arasındaki bağ, bizim Kazak, Azeri ve Kırgız Türkleriyle olan bağımızdan farklı değildir, hatta çok daha zayıftır. Türkiye gibi bölgesel güç olan bir ülkenin birinci sınıf vatandaşları olmak yerine, Yunanistan gibi müflis bir ülkeye derûnî bir bağla bağlı olmayı aklı başında hangi insan ister? Son derece zeki bir adam olan Patrik de bu gerçeği biliyor ki; hiç çekinmeden ve göğsünü gere gere ``Türklük, Türk vatandaşlarının beraberce varlığının ve dayanışmasının ifadesidir&8230;´´ diyebiliyor.

Ne olursu olsun ve hangi niyetle söylerse söylesin, bir din adamı olan Patriğin bu sözlerini son derece önemli buluyorum. Yarın öbür gün, farklı şeyler söylemeye başladığında, hiçbir şey yapamasak bile bu sözlerini ısıtır ısıtır iftariyelik niyetine masasına koyarız efendim.
&8230;
24 Şubat 2012
_______________
()http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalEklerDetayV3&ArticleID=1079412&CategoryID=78


Paylaş

Proje Yerlinet tarafından çözümlenmiştir.

© 2008 TurkMeclisi.org Her hakkı saklıdır. İçerik izin alınmadan kullanılamaz. Siteyi kullanan herkes "Kullanıcı Sözleşmesini" kabul etmiş sayılır. Kullanıcı Sözleşmesi.