GELENEK, ADALET VE MİSİLLEME
GELENEK, ADALET VE MİSİLLEME Mustafa Nevruz SINACI Meşruiyetin esası adalet ve idarede, hükümde hikmettir&8230; Eşhasın ``kusur eden ve kabahat işleyenlere (kesinlikle ve asla mücrimler değil) karşı´´ lütuf, ihsan, af ve mağfiret sahibi olması; ``nefse karşı zulüm, adaleti ilga ve muhataba taviz´´ anlamına gelmedikçe yüksek bir fazilettir. Bu nedenle İslâm, her devir ve Âdem (A.S.) dâhil olmak üzere bütün derecelerinde affı, bilahare ``hak`ı, sabır ve metaneti´´ tavsiye eder&8230; Ancak, kişisel düzeyde ``suç´´; Cezası adaletle hüküm ve infaz olunup, fail tarafından ifa ile muhatabın maddi-manevi zararı tazmin edilip, helâlleşme olmadıkça; Hukuken cezasını çekmiş olsa bile; Kişisel af kesinlikle söz konusu olamaz. Şu kadar ki, kaza-i suçlarda ceza: ``mukabili (bire bir, tam karşılığı kadar)´´ kast-ı mahsus, yani taammüd`de ise misli iledir. Bu usul ve esasa, hukuk-u düvel`de ``mukabele-i bil misil, misliyle mukabele´´ denilir. Amma sonuçta, barış ve helâlaşma için illâ kul hakkı ödenmiş olmak zorundadır. Zira Yüce Yaratıcı ``kul hakkının af veya ilgasına´´ muhatap olmaz, karışmaz. ADALET MÜLK`ÜN TEMELİDİR!.. ``Adalet Mülkün Temelidir´´ sözü; Istılahta millet mülkü, devlet düzeni, esası adalet ahlâkı olan rejim anlamına gelir. Fakat TC`de Adalet Bakanlığı, iddia ve adliye makamlarında resmen kullanılmasının ana nedeni: ``devlet adalet ile mündemiçtir´´ fikri ile kurumsal devlet uzvunun ``mutlak özgürlük, saydamlık, hükümranlık, egemenlik hakkı ve bağımsızlığını´´ temsil etmesidir. Yani: ``Tam bağımsız, hâkim ve hükümran, adil devlet´´ anlamındadır. Arapça aslı ``el-adl esasu`l-mülk´´ ... Temsil ve ilzam merci-i Millet Meclisinin şahsında hükümettir... Devlet, hakikatte (hükmi şahsiyet ve sorumlu hukuki muhatap sıfatıyla) hükümet demektir. Daha açık bir anlatımla: Devlet izafidir. Millet, bayrak, toprak, dil ve din gibi asli öğelerde ifadesini bulur. Farz-ı misal, insan varlığında vücut devlet; Ruh, ``namus ve fazilet dairesinde tertip ve teşekkül etmiş´´ Millet Meclisi, Can ise hükümettir. Hükümet, geleneği, yasa ve hukuku her gerektikçe uygulamaya mecburdur. Mütalâa ve müzakere, gerektiğinde yeni kanun ve hukuk icat, inşâa ve ikame hakkı ``mutlak özgür bir irade çerçevesinde´´ millet Meclisine aittir. Şerefsiz ve soysuz, habis ve necis diktatörler dışında, kimse Meclis iradesine müdahale edemez. İşte, adalet, hukuk, İslâm ve insan hakları rejimi budur. Türk Milletinden gizlenen gerçek: Yukarda açıklanan rejim zaten, ``medeni siyaset´´ adı altında binlerce yıldır Türk devletlerinde uygulanan bir gelenektir. Tıpkı, yüz binlerce yıldır bozuluma uğramadan, yozlaşmadan günümüze ulaşan; Saf, samimi, arı-duru İslâm (hanif`lik) kurumu gibi.. MİLLİ () DEVLET GELENEĞİ Türklüğün, bilinen ve belli olan 101 devlet ve 16 İmparatorlukta geçerli geleneği; 1. Mezalimden kaçarak ``Türk devletine sığınan´´ masumlar, kesinlikle ve her ne pahasına olursa olsun zalime iade edilmez; 2. Memalik-i Devletten &8216;bir karış toprak` bile yabancılara verilmez, satılmaz&8230; 3. Dünyanın her neresinde olursa olsun ``Türk Yurttaşlarının´´ can, mal, namus, şeref ve haysiyetine tasallut edip;, Kast-ı mahsus sonucu zarar verenler en şiddetli şekilde tediple ve gasp olunan haklar, eziyet, zulüm ve haksız cezalar tazmin edilir., 4. Özellikle, bilhassa: Egemenlik haklarına müdahale, sınır aşarak saldırı ve sair nedenlerle Türk devlet ve millet mülküne, ülkesine, halkına ``alenen, gizlice, doğrudan veya dolaylı düşmanca saldırı´´ halinde; Hiç beklemeksizin ``anında ve misliyle´´ mukabele edilir&8230; Devlet budur. Türk budur. AtaTürk, yaşadığı sürece zaman zaman Bulgaristan, Yunanistan, İtalya, Suudi Arabistan, İngiltere, Rusya ve Amerika`ya karşı; ``Benim naçiz bedenim´´ dediği kendi vücut güvenliği dâhil olmak üzere, hiçbir şeyden ve hiç kimseden korkmadan, ``tam bir azim, irade, cesaret ve kararlılıkla´´ Türk devlet geleneğine uygun şekilde mukabele etmiştir. Gerisi korkaklık ve kancıklık; Vatana, Millete, Devlete ihanet, şeamet ve nifaktır!... () Milli: Tam bir eşitlik, insan hakları, adalet ve hukuk dairesinde idare&8230;
|